0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1348
Okunma
yemek kokuları sinerdi balkon altlarına
tatlılar dağıtırdı mahallenin Gülseli Teyze’si
küçük ellerdik ilk yemek isteyen
toz toprak içinde evin kapısında
sanki bir handan hamaldık
toprak kokan sokaklarda
işte biz dostluğu böyle sokaklardan satın almıştık
köşe başlarında Müslüm Gürses dinleyen ağabeylerimiz gibi
dilimizden düşmezdi beyaz gül kırmızı gül türküsü
doğan güneşe kadar gülmeler kıs kıs
ay ışığı vurmuş balkonlarda çekirdek çıtlamaları
işte biz dostluğu böyle sokaklardan satın almıştık
sanırdık dünya oradakiler kadardı
dışarı çıksak ne ala
denizleri fotoğraftan
rüzgarı sesinden
şarkıcıyı sesinden tanırdık
işte öyle bir çocuktuk biz
kedi gözlü çantalarla yürürdük okula
önümüzde Eren Abi’miz, arkamızda Eylem Abla’mız
tarla ortasının çamurlarına bürünerek
masum gülüşlerle
işte biz dostluğu böyle satın almıştık sokaklardan
bir bardak çay hatrına toplanırdık
çekirdek çıtlanan balkonlarda
hatırladığım ne varsa
dünya oradakiler kadardır
top oynayan babalarımıza bağırırdık
börek getiren annelerimize sevinirdik
düğünlere giderdik yeni elbiselerin havasıyla
yeni terlemiş bıyıklarımızla
Boksör Amca’nın küfürleriyle
gezerdik bodrum üstlerinde sek sek oynayarak
ve bir traktörün arkasından koşup sarkmaktı yol boyunca
bizim çocukluğumuz
uyuyan Burhan Amca’nın bakkalına kadar
şimdi,
keşkeler kaldı geçmişe
şimdi,
ayrılık kaldı bize
şimdi,
elimizde sahte sevdalar, özlemler kaldı bize
bir de gözümüzün gördüğü kadar küçük dünyamız
ve
yüreğimizde dinmeyen "özlem" ler…
Kenan ATTAR