İnançsız yaşayanlar; siz, Rabbi ne sanırsız?
Şu koskoca evreni bilmem nasıl tanırsız?
Emsale ölçü olmaz, büyüklüğü sınırsız!
Noksanlıktan münezzeh, yapmalı kalbi tazim
Kesin kararlı olan, çok kuvvetli El-Azim

Yarab, düşürme aklı heybetinle dehşete
Sabrı kararın çoktur yeryüzünde vahşete
Islah et aldananı, kanmasın boş şöhrete
Dilersin ki kulların hiç olmasınlar zelil
Şu mülk-i külliyenin halikisin El-Celil 

Keremi, ihsanı bol; bilmeyen yok namını
Razı olduğun kulun yüceltirsin şanını
Şanı yüce mukaddes, alçak etme yanımı
Mahkeme-i Kübra’da eyle sıratı geçit
O şanı şöhretinle övülensin El-Mecid

Veren elsin cömertsin, lütfü ikramın çoktur
Karşılıksız ihtiyaç gidermeniz mutlaktır
Senden başka tapacak ilahi varlık yoktur
Ümidini kesenin hayatı olur harap
Acizlikten zilletten koru bizi El-Vehhâp

Tevekkül edenlere; diyorsun, kolay işin
Vekili sultanımız, asla bulunmaz eşin
Muhteşem gök kubbede ihtişamlı güneşin
Her şey yerli yerinde, altın oranda şekil
Ram olduk kudretine, hasbün Allah El-Vekil

Nefesimi solurken ismin dilimde zikir
Düşünen beyinlere verirsin türlü fikir
Aklın fikrin kaynağı, nasip et bana şükür
Cezayla azalmayan kalbimin dostu aliyy
Müslümana sürekli yardım eden El-Veliyy

Evvelisin, ahirsin; hem zahirsin hem batın
Tartışılmaz üstünsün yüksektir mevki katın
Eşyaya nüfus etmiş mübarek ismi zatın
Kalbi teslimiyetim tamdır evvel-i ahir
Kesin deliller ile aşikarsın Ez-Zâhir

Celal azamet sende, sevgi merhamet sende
Gazabı şiddetinden korunmak ister bende
Doyulmaz cemalini göster mahşer-i günde
İkram-ı aşk isterim, hasreti gönlü saran
Kemal ikram sahibi Zül-Celâli vel İkrâm

Var gizliyi gizleyen, kirlenmekten koruyan
Nefsine zulüm eden, hakikat-i ariyan
Mağfiret deryasında olma küfre yürüyen
El açıp af dileyen mutlaka olur mağfur
Acıyıp kullarını bağışlayan EL-Gafur

23.09.2013 // Numan AKKOYUNLU