8
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
2733
Okunma

Yine bir sonbahar akşamı yağmur yağıyordu İstanbul’a
Yine yaralı tekneler sürükleniyordu Kilyos Sahili’ne
Ben aç martılara simit atıyordum Üsküdar İskelesin de
Ve yine seni düşünerek
Mavi gözlü çocuklar vuruluyordu savaşlarda
Beyaz kefenlere sarılıyordu taze bedenler
Ölümler hazan sarısı
Bir şair katilini arıyordu cinayet mahalinde
Şiirleri ayrılık acısı
Yine bir sonbahar akşamı yağmur yağıyordu istanbul’a
Yine evsizler parklarda sabahlıyordu
Asık yüzlü insanlar otobüs bekliyordu duraklarda
Ben yine penceremde ki güneşe gülümsüyordum
Ve yine seni düşünerek
Tanklar yürüyordu sınır hattına
Bir kadın kançiçeklerini suluyordu gözyaşları ile
Kucağında hurma dalı ,elinde kurumuş ekmek
Mayınlar döşeniyordu mültecilerin yollarına
Yabancı milisler devriye atıyordu sokaklarda
Yine bir sonbahar akşamı yağmur yağıyordu İstanbul’a
Benim ceketim ıslanıyordu ,senin saçların
Radyoda unutulmaya yüz tutmuş hüzünlü bir şarkı
Yine salyalı kahkalar atılıyordu bar/larda
Pahalı şahıslar tepiniyordu disko/larda
Sarhoş naralar doluyordu tüm bardaklara
Ve ben yine düşünüyordum köşe başlarında
Rotasına kaybetmiş gemilere pusula oluyordum kimi zaman
Kimi zaman fırtınara direnen bir balıkçı teknesi
İçimde isyan çıkaran şiirlerin ayak sesleri
Son nefesimi vermeden daha
Barış mektubu yazıyordum tüm dünyaya
Bir sonbahar akşamı yağmur yağıyordu İstanbul’a
Yine kurşun askerler sürülüyordu ön saflara
Mataralarında bir yudum su
Boyunlarında çapraz tüfek
Yine idam ediliyordum sorgusuz sualsiz
Bir sonbahar akşamında
Şark Meydanın/da
Celladın yüzünde iğrenç bir gülümseme
Sonra sehpaya bir tekme
Ve ben yine ölüyordum seni düşünerek
Son sözümü MEHMED’e emanet ederek …
*Şiiri seslendiren Değerli Kardeşim Remzi KURNAZ’a sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum ...Emeğine sağlık üstad şiirle her daim ..
5.0
100% (16)