merhabalar üstadım...

bu sayfaya gelirken iyice dinlemek lazım kalemin kağıda çıkardığı sesleri iyice kendini vermek lazımdır boş satırlar öylesine karalamalar değildir.

şair yazar anlatmak istediklerini gün gibi ortadadır kılıç kadar keskindir ve bir o kadarda satır araları yüzüne yansır okuyanının tabiki okuyana okuyup irdeleyene...

ilk mısrada yüzeysel bir kanamamı yoksa derinlerden gelen bir helezanmı olduğunu sorgularken bile şiir hey ben geliyorum oku beni ve irdele demiş bizlere..

bizlerede kendimizi sorgulamak sorguladıkça acabalar demek düştü....

günümden gününüze selam olsun üstadım...

nice şiirlerinize

_________________-Fitne fücur bir kez girmiş içimize
Hasretten yanarken özlemlerin
Vah halimize ah çekmek neyine koca imparatorluğu yedikten sonra
Tükenmeyen hasetliğin Hürremleştikten sonra
Vicdanım sen söyle
Bu kaçıncı nankörlüğün böyle aptallığın çıldırtan bu sessizliği ne
Kahpeliğin hüsranında uyanır her sabah
Sanki de vaktin namazına koşar gibi
Yine hüsran yine kan deryası boğuyor ortalığı

İçim sökülüyor
Şu balgam çıksa bari
Zaman hep aleyhimize
Vaatler koparken kancık yüreğimizde
Allah’ın vakti bol son ana kadar
Aklımız başımıza gelene kadar çanlar susmayacak belli
Söyleyin bana yataktan kalkıp ta şimdi
Yoksa! Hala uykuda mısınız?


(30.08.2013) AZAP…


Kadri ATM
___________________________________-

Düzelmek için de, düzelmek için de, insan her şeye önce kendinden başlamalı. Bunu siz çok anlamlı ve çok anlaşır biçimde pek çok çalışmalarınızda yaparsınız. Bu erdemliliginiz, bu toplumsallığınız hiç de göz ardı edilemez, yadsınamaz. Bu toplumun en büyük eksikliğidir, kendini sorgulamaması, olaylarda öncelikle kendisinin menfi veya müsbet bir katkısının olup olmadığını irdelememesi. Pek çok anlaşmazlığımızın, birbirimize en basit sebeplerinden batışımız. Hepimize düşen görevdir, uyumakta ısrar eden insanlarımızı uyarmak. Gün geçtikçe bu olumsuzluk büyüyor boyut kazanıyor, toplumumuzda insan beyni, neredeyse işe yaramaz, çürümeye yüz tutmuş süngerler haline geliyor. Erişkin ve toplum önderi insanlar, her türlü sert çıkışlara, yan bakışlara," Sana ne MORUK ben istediğimi yapar, istediğim gibi davranırım" gibi edepten yoksun, ahlaksızca verilen karşılıklara rağmen, inanmış gerçek mümin, erişkin toplum önderleri yılmamalıdır."Allah kahretsin, ne halleri varsa görsünler... bana ne" dememeliler. Yüreğinize kaleminize saglık.İyiki varsınız. Allah sizi ve sizin gibi düşünenlerin sayısını çoğaltsın toplumumuzda.
Esenlik ve mutluluk dileklerimle kutluyorum, saygın kalemizi ve emsalsiz yansıyan ilhamınızı. Kemal Polat

“Bu kaçıncı kanama içimi burkar…”


“Saplanıyor yüreğimin kor cidarına
Rafa kalkmış hatıralar yine tozutuyor ortalığı…”


En erdemli kişi o dur ki;
Kendi eksenini düzeltmek için,
İçtenlikle kendini oraya buraya eğip dengeyendir.
Kendi mahkemesinde kendi haksızlığını görendir.
Ta ki, bir doğrunun kendine zehir saçacağını bile bile
Haksızlığının zararını göze alıp doğruyu ifşa edendir…
Kendi muhakemesinde, kendisine en üst ceza kesendir !?...

İnsanın kendisi bazen bir tenkittir,
Doğruyu, benliğini eşeleye eşeleye kişiliğinin zaferine erişir
Kişiliğini araştırmak o insanın ruhuna serinlik vermelidir !
Lakin kendini en iyi kendisi bilir ?...

Zaman zaman kendinizi sorgulamışsınız vicdanınızın çıkışıyla,
“Sen sen olalı hangi dirhemi taşıdın hakka…” diyerek bu defa,
Kendinizi çekmişsiniz “Sırat” benzeri bir duygu pişmanlığına…
Zaman zaman çıkışmışsınız hışımla;
Şamar göstermişsiniz topluma,
“Yine hüsran yine kan deryası boğuyor ortalığı”
Ve “İçim sökülüyor”diyorsunuz yırtıla yırtıla !...

bu ne güzel bir muhakeme !...
Budur benim Basiretlilik dediğim şey işte ?...
Böyle güzel şiirlerle huzur serpmektesiniz gönüllerimize …
Girmemizi sağlıyorsunuz kendi içimize.
En doğru mizanı yakalıyoruz kendi içimize girmekle de…

Tebrikler olsun kocaman yüreğinize !!!...
Dlerim ilhamınız sirayet eder bizlere de ?...
En derin saygı ve sevgilerimle !!!...





Onatça tarafından 8/30/2013 7:24:34 PM zamanında düzenlenmiştir.