3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1943
Okunma

Hırçınca esen rüzgar yapıştı kulağımdan
Yazı hüzünlü gördüm kışlar niçin bahtiyar
Soğulcan yemi çıktı beynimin çanağından
Kırklanmış ceset gibi dökülmüş bu ihtiyar
•
Bir kova su üstümden sallara beden düştü
Bilen varmı saltanat toprağa neden düştü
Denizler köpürmemiş neden bu denli sakin
Önümde tümsekler var kaldırsalar yokuşu
Yakamozlar parlıyor suskun amma ve lakin
Çıkarıp kafesinden uçurtsalar baykuşu
•
Yıkandıkça ölüye serinlik sudan düştü
Adım adım taputla toprağa giden düştü
Bir koyu karanlık ki bir gecelik muamma
Kelebek kanadında günah taşınmaz ağır
Buz tutsa şafaklarda güneş doğacak amma
Çırpındığım çukurda duvarlar zından sağır
•
Kambur karınca gibi sinekler izden düştü
Ne varsa yaşadığım mizan-a çıktım denk düştü
Beşik zilleri gibi gayiplerden geldi ses
Sular doldu kazana uzattılar soydular
Enseme vuran rüzgar es bildiğin gibi es
Arşın arşın kefenden bir çuvala koydular
•
Kapattılar üstümü güllere ahenk düştü
Banada pençeresiz Çukurdan hendenk düştü
HARUN YILDIRIM
5.0
100% (3)