2
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1204
Okunma
elin elime değdiği zaman
unutmuştum ayaklarımın donduğunu
yüreğimde sözlerinden ötesi yok
adımlarımda dizlerimden ötesi yok
bu şehrin bütün direk lambalarına fit verirdi gözlerin
karanlık çökerdi ayrıldığımızda bulvarlara
tadına varırdım yürürken gayesiz
buz kaldırımların en tenha yerlerin
çatı katlarında sığınmacı kediler
bir yosmanın ağır kokusuna dillendiler de
böldüm ciğerimi bin parçaya öğün verdim
bu sevdaya tanıklık etmediler
sen başkaydın
kaç kent başıma yıklıdı ezel-i temelinden
bileklerim kan bellerim sancı
tutunuşumdun
gene de kurtardım anılarımızı harabelerinden
kimbilir
yeni garlar inşa edilirse bu kente
bir daha başladık sanırız
tekrar tekrar ayrılırız
kasım
5.0
100% (4)