3
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
1170
Okunma

Bunu nerden bilebilirisin ki…
bilmiyorum,
anımsadığım sadece eksik susuşlar
susmalısın o zaman…
çıkmaz sokakların yaşama telaşlarında
düşe yazıyordum köşe başlarında ki
rüyaların ertesi uyanıyordum sana/güne
ve titreme
alt dudağımı ısırdığım derinden /teninden
sessiz parmak uçlarımın tedirginliğiyle,
kelimeleri saklama telaşım vardı parantez içlerine
uçurum/uçurum diyordu o ses/içimdeki
dağa/taşa/su-ya yazarken her dem,
sularda halkalanan sureti yüzünün
ve saçlarının en fiyakalı hali geliyordu aklıma ki
ilk kez düş/ünüyordum L harfini
sonra,bahardan yaza geçerken,
çarpık bacaklarını kızların
etek uzatma telaşlarında
ihanetler geliyordu aklıma
sıvazlarken diz kapaklarımı n’densiz,
kuzguni hayaller oynatırken gözümün perdeleri,
çoğalarak sana/sana azalarak,
kutsal ayrılıklar ısmarlarken dilimin uçları
ne sır
ne de sırlanmış
kelimelerin rehberliğinde,
gelişi güzel sözleri ıslatırken dudaklarım,
gülüşünü sıyırıyordum omuzlarından aşağı ki
akıyordun bacaklarımdan hiç durmadan
damlıyordun kelimelere/aynalara/hecelere
ağladın bil/iyorum pus tutarken kirpiklerin
duvar diplerine gizlenmiş çocuk sesinle ki
alnının,keder çizgilerine saklanmış
bir geçmişin yüzünü çiziyordun,
yeniden karşılaşmak için kim bilir?
sonra,
bir kadın olduğunu düşündüm
ve dip notlar düşürdüm
kulak memenin arkasına,
ilk nefesimin değdiği yere
‘sadece harflersin’ ………….
(...)