5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
979
Okunma
rivayet budur ya işte
güçlü kollarıyla
çelik tellerden örülmüş
demiri döven
esmer adam
biliyormuş.
ve dahi
körüğü çalıştıran
beli bir ceylan kadar zarif
ve hayalleri asla
dört duvara sığmayacak
kadar ateş yüklü ve o yüzden
yıldızları kendine örtü yapan
kulağında geniş halkarı
sallanarak ormana kaçma
hayalleri kuran kızı da
biliyormuş.
ve adam
örse yerleştirdiği
demire vurmaya başlamadan
şarabından bir yudum
içti.
sakallarından
süzüldü
kırmızı bir damla
kor parçası çivilere düştü.
ince belli kızın
kulağından karanfil düştü.
golgotaya son rahmet düştü.
dedim ya rivayet işte.
ve peşine lanetler düzülmüş
çiviler gibi kor parçasına döndürdükleri yüreklerde
"Gittikleri her yerde hakir görülüp, fakir yaşasınlar.”
"ve sevgi ve merhamet ve vatan dan ırak kalsınlar"
ve sevgiyi ve merhameti esirgedikleri ne varsa
nâsıralıdan
o gün
rivayet dedim ya beyim
bugünde onlardan ırak kaldılar.
ve kadınları dedi
anlatıcıyı dinleyen genç adam
"kadınları bir günah kadar güzel"
golgota kadar da yalnızlar.
usulca yumuyor gözlerini
yumuşak bir meltem olup
saçlarını okşuyor
"esmeralda".
biz diyor;
"aslında sevmek için yaratıldık bayım"
notre dame’ın çanları duyuluyor
sislerin ardından ...
efsane ;Hz İsa’nın çarmıha gerildiğinde ellerine ve ayaklarına çakılan çivilerin Çingeneler tarafından sipariş üzerine yapıldığını söyler tabii ne kadar doğru bilinmez..