3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1069
Okunma

İstiklal Marşının yazıldığı dönemlerde ecdadımız çok çileler çok zorluklar yaşamışlar. Bize hür ve aydınlık yarınlar bırakmak için. İmkansızlığın, fakirliğin, yokluğun en şiddetli günlerinde en zorlu mücadeleyi başarıyla vermişler. İnançları, imanları sayesinde tek yürek, tek bilek, omuz omuza olmuşlar. Bize bu günleri umut ve öğütlerle işaret etmişler. Biz onların işaret ettiği günleri yaşıyoruz. Fakat şükrümüz az gibi geliyor bana. Kutuplaşmalar, çekişmeler git gide dozunu arttırıyor. Ecdadın umutlarını, öğütlerini daha çok hatırlamalıyız. İstikbal Göklerde Diye Bize yönümüzü her seferinde işaret eden Atamız, bizim bu durumumuzu görse herhalde çok üzülürdü. Elbette çok sesli çok renkli olmamız bizim zenginliğimizdir. Yeter ki o sesler o renkler, ahenk içinde bir arada olabilsinler. Selam ve Saygılarımla...
Anla artık! Asırların emeği meyve veriyor sonunda
Düşman ekti tohumu, acı hasat biçiliyor toplumda
Mezhep, parti, Irk ayrımı ve yaşanan milli bir akım
Sürü müyüz? san ki biz! Durun ne olur! Afaka bakın.
Her şeyin modası geçer ancak! Modanın modası geçmez.
Müslümanız deriz şeklimize bakınca, aslımız kim seçilmez
Vicdanla bir bakın hele! Benzemek, karşı konulmaz akım
Sürü müyüz? sanki biz! Durun ne olur! Afaka bakın.
Üzüm müydük sanki biz, dalında tembel, baka baka karardık
Hepsi ecdat değil mi, Sultan senin, Reis benim paylaştık
Can kulağını aç, hepsi inanç ile söyledi. O! Hayasız bir akım
Onlar gibi Kırk Asırlık Yurduma, bir asırlık yoldan mı bakım
Bir yanlış bin doğruyu götürür mü? Yapmayın! Ziyandayız.
Sevgi, hoşgörü ve tahammül olsun! bir geçici handayız.
Parti, mezhep ve ırklar insan için yalnız! İmana akın.
İşte doğdu! Hakkın vaat ettiği gün! Kavgayı bırakın da! Afaka bakın.
Leyla Gülsüren
5.0
100% (3)