Yıl 1879 çorum ili saray köy
Tek katlı bahçeli kerpiç bir ev
Babası deli mehmet namlı bey
Gün ışığı ile doğdu ömer pehlivan

Çocukluk günleri çabuk geldi geçti
Çok oyun oynadı çok güreşti
Bıyıkları terledi çelik gibi gençti
Çayırlarda pişti ömer pehlivan

Sırtı yere gelmedi her pehlivanı yendi
Abdülhamid hanı çok severdi
Anlatırken aglar çok överdi
Vatan için savaştı ömer pehlivan

Demirci ustasıydı çelik döverdi
Yaptığı bıçaklar eğe eğerdi
Muhabbeti vardı insanı severdi
Gönül kırmazdı ömer pehlivan.

Balkanda azmış bulgarla, yunan
Vermezmiş çeteler mazluma aman
Cephelerde savaşmış bir zaman
Esir düşmüş bulgara ömer pehlivan


Yedi sekiz yıl esirlik sürmüş
Kolu zincirli isede kalbi hürmüş
Sonunda kaçmanın yolunu bulmuş
İzmir’e çıkmış Ömer pehlivan


Ferman gelmiş payitahttan
İşler usta ister Anadolu’dan
Demir yolu yapılacakmış İstanbul’dan
Usta başı olmuş Ömer pehlivan


Raylar konulurken Mekke’ye doğru
Yüreğinde yanar sılanın koru
Kabarmış ayranı nedir bu alamanın zoru
Cihan harbi içinde ömer pehlivan

Yemen cephesine çok kursun yakmış
Arap hainlik etmiş kendini satmış
Osmanlın aşına ,suyuna zehir atmış
Susuz çöllerde kalmış ömer pehlivan

İngiliz şerif Hüseyin’i satın alınca
Osmanlı askeri bozulup dağılınca
Yemen elerinde yalnız kalınca
Başı kabak yalın ayak ömer pehlivan


Üç ay yollara aç susuz bi care
Selimiye kışlasında paşa önünde
Açım demiş .gözü açılmış üç tayın yiyince
Bir deri bir kemik Ömer pehlivan

Karnı doyup aklı başına gelince
Yeni urba giyip asker olunca
Suyunu çıkarırmış taşı sıkınca
Mitralyöz çavuşu Ömer pehlivan


Yeni birlik Çanakkale cönk bayırı
İngiliz kanı kızıla boyamış çayırı
253 bin şehit vatan için vermiş canını
Al kanlar içinde. Ömer pehlivan

Top mermisi düşmüş patlamış önünde
şarapnel parçaları saplanmış böğrüne,
Yatmış Hasta hane dönmem demiş köyüme
Saldirmış yaralı aslan ömer pehlivan.

Askerdede durmamış güreş tutmuş
Çok yiğidi yerden yerlere atmış
Her güreşi namına nam katmış
Sırtı yere gelmemiş ömer pehlivan

Bir kez haric hiç yenilmemiş
Hasta imiş kisbet giyip çıkmamış
Hatır koyanların hatrını kırmamış
Tutar tutmaz yatmış ömer pehlivan

Cephelerde Osmanlı rüzgâr gibi esmiş
İngiliz gavuru sonunda almanı yenmiş
Osmanlı askerine yenildik demiş
Silahı elinde kalmış Ömer pehlivan


On yılın sonunda dönecekken köyüne
Esir kalmak zor gelmiş gönlüne
Uyup Allah’ın cihad emrine
Kuvayı-i Miliye’de Ömer pehlivan


Vatanı parçalamak yunanın İngiliz’in zoru
Yanarken milletin bağrında istiklal koru
Cephelerde top yok tenekeden boru
Direniş içinde Ömer pehlivan

Çok zorluk gördüde yılmadı
13 tane yarası vardı yıkılmadı
O kanını döktü vatan ele kalmadı
Allah için savaştı Ömer pehlivan

Ondört yıl sonra gelebildi çorum iline
Vatan sayelerinde kalmadı gavur eline
Derdi yiğit gavi olmalı beline eline diline
Mertlikten yılmadı ömer pehlivan

Yaşadı epey zaman yüzü devirdi yaşı
Aklına gelince mazi akardı gözyaşı
Yürürken dimdik gezerdi başı
Gazi çavuş Ömer pehlivan



Hastalık nedir ömrünce bilmedi
Millet bey, paşa oldu hani paye demedi
Yaşarken kimse kıymetini bilmedi
Koca bir tarihti Ömer pehlivan

Yüz üç yaşında tuttu son güreşini
Yalnız bırakıp dost akraba eşini
Bırakıp kalanlara dünya işini
Sessizce göçtü ömer pehlivan

Hastalandı bindokuzyüz seksen ikinin yazı
Ederdi her zaman hayır niyazı
Olmazmış ölümün erkeni tezi
Melek olup uçtu ömer pehlivan

Bir nefeste terk eyledi canı bedeni
Kanadı savaş yaraları bilinmez nedeni
Şehidlik nasip olmadı diye üzerdi kendini
Gönlümüzdeki şehid ömer pelivan

Yattığın yer nur mekanın cennet olsun
Okuduğum her Fatiha’dan haberin olsun
Kanım senin kanın ÇAKICI sana kurban olsun
Ulu çınar dedem ömer pehlivan