1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1803
Okunma

Saat çoktan geçti gecenin yarısını,
Başım ağırlaştı durdu yastığımda,
Zihnimde kelimeler tufanı,
Uyuyamadım,
Bir resim çizdim düşlerimde rengârenk,
Hayal tuvalinde canlandı fırçalarım,
Sevda ikliminin renklerine boyadım tüm bir mevcudiyeti,
Yeşillerle sarılarla doldurdum karanlıklarını bile.
Sessiz çığlıklarım patladı duvarlarımda,
Mum alevinde sayfayla buluşuyordu ki mürekkep,
Kelimeler naklediyordum ki sensiz cümlelere,
Dirilmeyen anlamlar boşluğunda,
Uyumanı seyretmeyi başarabildim tek,
Kelimeler lal oldu,
Canlanmadı cümlelerim.
Sen ki uyuduğunda dönmüyor dünya,
Parlamıyor yıldızlar,
Gözlerim ve sen arasına sığmıyor başka hiçbir şey,
Şiirlere açılmıyor kapılarım,
İlhamlara kapanıyor gözlerim, basiretim bağlanıyor.
Cesaretim dağlanıyor,
Cesaretim ağlanıyor seni seyrederken sevdiğim.
Şimdi gecenin ikinci yarısında yan odandayım,
Masamda titreyen bir mum alevi,
Kulaklarımda yankılanan hisli bir keman tınısı,
Penceremden süzülen yağmurcuklar,
Çıplak omuzlarımda oynaşan rüzgârcıklarım var burada.
Sana seni yazmanın iştiyakıyla yanan bir yürek,
Sevda sözcüklerinde canlanmak isteyen bir hisler yumağı,
Sonsuzluğu uzanan tertemiz bir dilek,
Meleklerin dillerinden dökülen en latif sesler yumağı,
Burada, bu soğuk odada bir “ben” var sevgili,
Sende kaybolmuş, sana karışmış bir “ben” var.
Burada yazmak için her şey mevcutken,
Tek bir ilham yok maalesef.
Ne yapalım,
Bu sefer de böyle olsun o vakit.
Sen yine bakışlarımdan anla içimin tufanını,
Dilim lal oluyor zihnimde resmin canlanınca.
Bağışla,
Yazamıyorum…
...
Z.Terzioğlu/Bursa/Orhangazi
9NİSAN2013
5.0
100% (4)