Diyorsun ki, ’’ Vuruldum gözünün elasına
Islandı üstüm başım yağıyordu hep hüzün
Kim bulaştırdı seni sahte aşk belasına
Söz veriyorum sana benimle güler yüzün’’
Huzura erdiğimde silinir tüm kederim
Uyurum dizlerinde baygın bakışlı yârim…


Karanlık bulutlara kederle gamı attım
Alışmıştır yıllardır yağsın mecnun çölüne
Bembeyaz pamuklara bir tutam güneş kattım
Güvercin kanadında süzüldüm aşk gölüne
Sevdama ant içerim, mavi cennetim derim
Duruluk özlerinde baygın bakışlı yârim…


Dört mevsimde kış gönlüm yaşıyordu baharı
Tomurcuklar yeşerip dalımda çiçek açar
Doğar sımsıcak güneş aşkın tüter buharı
Kuşların şakıyışı etrafa neşe saçar
Dilinden dökülenle aklanıyor kaderim
Aşk buldum sözlerinde baygın bakışlı yârim…


Anlatmaya yetmez ki bildiğimiz terimler
Kendine has rengini barındırır içinde
Kara, zeytin, kömürdür verdiğimiz isimler
Hiç biride yakışmaz böğürtlen haricinde
Dalarken haresine dünyadan bir haberim
Kayboldum gözlerinde baygın bakışlı yârim…


Vur, kır, yok et kalmasın önümüzde hiç cidar
Güven sağla ruhuma sadakati aşıla
Ansınlar adımızı dünya yitene kadar
Seher’in Anka kuşu, anlayışla karşıla
Doğarım küllerimden sana yemin ederim
Yandıkça közlerinde baygın bakışlı yârim…



01.04.2013______________Seher_Yeli Seher Zerrin Aktaş