Ustura
Kan kokusu
Soluk borusu
En kötüsü
Bencilce bir ölüm
Haykıramadan dünyaya
Elleri ceplerinde sanki
Gözleri ve başı devrik
-Lannnnnnn....!
Diyemeden katiline
Yavaş yavaş üşümeden
Serin serin ölmeden
Cepleri delik!
Bir kere bile nemli gözlerle
Sevdiğine bir elveda diyemeden,
Gitmek,
Trene son anda biner gibi
Dökmek bavulları saça saça
Kanlarını
Sıçrata sıçrata...



İşte böyle ölümün gözleri
Zamansız ayrılıların izleri
Boğazında keskin bir bıçak
Ne olduğunu anlamadan
Bir karanlığa terkediş seni
Zeytin ağaçları
İbibik kuşları
Dut ağaçları
Yok artık
Bembeyaz bir girdap; kış!
Simsiyah bir çöl; gece
Diş etleri hece hece
Titretiyor kara soğuk
Kan işiyor içimdeki çocuk
Yüreklerimiz oyuk oyuk
Çekilmiş girdapları sevdaların
Artık
Susuyoruz
Su suyoruz
Çatlamış dudaklar
Kesilmiş bir boğaz
Uyuyoruz