10
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1298
Okunma
Sabırsız…
Eyledik biz hasbihal, kalemle bütün gece
Kendimizi de aştık, sayfaya düştü hece
Yanlışı, eksiğini, ayıklayıp kim seçe
Muammadır şiirim belki de bir bilmece…
Yolladık bir üstada, ‘’nasıldır, nedir’’ dedik
Velakin cevabını sabredip beklemedik
Şiirden artanları bir şiire ekledik
Oldu mu, olmadı mı, anlamadık tekledik…:)
Sonunda yayınlamadan yetişdi, ayırdığım beyitleri birleştir dedi, birleştirip yayınladık... Kendisine çok teşekkür ederim...
Yayınladığım şiirleri; okuyan, yorum yazan, beğenen herkese teşekkür edeyorum...
selam ve dua ile...
Ne dilimde tüy bitti, ne başım keldir benim
Ne acılar yaşadım, ne pişip de tellendim
Altın kafes içinde, kuş sütüyle beslendim
Elimi sıcak sudan, soğuğa değdirmedim
Geldi yine aklıma mevsimi yaz vatanım
Suyu çok yemeğimin, tuzunu az katanım...
Kaplıdır dört bir yanı, sarayımın altından
Denize nazır önü, kumsalından, yatından
Üzeri zümrüt ile işlemeli tahtından
Paha biçilemeyen urbası fistanından…
Yadıma düştüğünde eski yamalı hırkam
Gözümde tüter durur başı dumanlı fırkam...
Eskiden fakirmişiz şimdi aştık Kaçkar’ı
Sözüm; farzı misaldir, yoktur aslı astarı
Ortasından ekleyip bağlayalım mastarı
Aklıma düştü bu gün annemin kıl tastarı...
Ah ile ağlatıyor, sözü öze katanım
Yastık diye başına çayır koyup yatanım…
Çoğunu aramazdık yeterdi olsa biri
Eskiden fakir idik şimdi kalbi zifiri
Yıkayıp arındırsak sinemizdeki kiri
Aklamış olsa idik keşke şu aklı piri…
Bırakmıyor peşimi soyu tertemiz aslım
Tövbeyi nasuh ile kapansın bu gün faslım.
Tastar: kıl dokuma örtü
5.0
100% (12)