Yaralının can evini yarınca, Mihneti belayı başa sarınca, O yüce divana dertle varınca, Sürünerek erişimi kınarlar.
18.03.2013…Mustafa Yaralı
Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
1. mısra için tepmeyip,sapmayıp vb. aklıma ilk gelenler... bu şekilde olursa kafiye pürüzsüz olur diyebilirler. fakat sert sessizlerden p-ç-t-k yerli yerinde kullanılırsa sesi muntazam haline getirir burada olduğu gibi. son kelimelerdeki -ayıp'ların dört ses benzerliği- mayıp'ların beş ses benzerliğinin yanında -k-p-p ses düzeni ve seslilerden o-a-ı seslerinin birbirni tekrar etmesi çok hoş olmuş. ilk mısraya sapmayıp veya tepmeyip dersek de o-a-ı ses düzeni bozulur, kısacası ses düzenini bozan kafiye örgüsü her zaman kafiyeyi yaralar. önemli olan ses düzenini yakalamak. ve burada da bu uyum çok güzel yakalanmış.
bu güzel örnek için teşekkürler hocam. şiirin manasal gerilimi ise fevkaladeydi.
noktanın içindeki ahenk ve sırrın peşindeki kıtmırleriz. sizler noktaya gelmişsiniz fakat bizler noktaya giden yoldaki seslerin ardındayız daha
güne gelir mısramı ve söyleyeceklerimi tüketirsem nokta deryasına açılabilirim.
noktanın gönülden farkı var mıdır hocam. ne ararsak ne görmek istersek noktada arar ve görmez miyiz, bulmaz mıyız.
nasıl ki Rabbimiz sevdikleri üzerinden insanlara seslendiyse, bizler de "Allah'ın ahlakıyla ahlaklanın" düstüru çerçevesinde söyleyeceklerimizi sevdiklerimizin üzerinden söylemeye çalşıyoruz.
Can dost bana dil bilgisi kurallarından önce noktanın ne olduğunu anlatacak biri lazım, sahi nokta nedir, biliyorsanız bana ondan bahsedin, bütün sırların o noktada olduğunu sanıyorum, hatta uyumun, ahengin, rengin, bütün bir evrenin o noktada gizlendiğine inanıyorum ve ben onu arıyorum. Bana onu anlatırsanız sevinirim, mutlu olur, size müteşekkir kalırım. Tekrarar selamlar.
Cancağızım, deveye sormuşlar "boynun neden eğri?", demiş ki "nerem doğru ki?" . Biz sanat sergilemiyoruz, bu benim haddim de değil, öyle bir iddiam da yok, olmadı, olamaz, olmayacakta. Meramım şiir yazmak değil, hayattan, insandan, insanlıktan, halkatan, Haktan ne anladığımmı halimce anlatabilmek. Şiirde sanatı ehine çoktan bırakmışız, biz ilahi sanatın dokusuna bakarız, uyum ve ahengi orada ararız, bizim dil bilgisi sizin bildiğiniz dil bilgisinden çok ayrı. Benim doğrularım size eğri geliyor ki eğriyim, bakışınıza ve görüşürünüze, hatta eleştirilerinize saygı duyarım. Lütfen beni şair olarak düşünmeyin, zira şair değilim. Size en kalbi sevgi, saygı ve selamlarımı yolluyorum.
noktanın içindeki ahenk ve sırrın peşindeki kıtmırleriz. sizler noktaya gelmişsiniz fakat bizler noktaya giden yoldaki seslerin ardındayız daha
güne gelir mısramı ve söyleyeceklerimi tüketirsem nokta deryasına açılabilirim.
noktanın gönülden farkı var mıdır hocam. ne ararsak ne görmek istersek noktada arar ve görmez miyiz, bulmaz mıyız.
nasıl ki Rabbimiz sevdikleri üzerinden insanlara seslendiyse, bizler de "Allah'ın ahlakıyla ahlaklanın" düstüru çerçevesinde söyleyeceklerimizi sevdiklerimizin üzerinden söylemeye çalşıyoruz.
Can dost bana dil bilgisi kurallarından önce noktanın ne olduğunu anlatacak biri lazım, sahi nokta nedir, biliyorsanız bana ondan bahsedin, bütün sırların o noktada olduğunu sanıyorum, hatta uyumun, ahengin, rengin, bütün bir evrenin o noktada gizlendiğine inanıyorum ve ben onu arıyorum. Bana onu anlatırsanız sevinirim, mutlu olur, size müteşekkir kalırım. Tekrarar selamlar.
Cancağızım, deveye sormuşlar "boynun neden eğri?", demiş ki "nerem doğru ki?" . Biz sanat sergilemiyoruz, bu benim haddim de değil, öyle bir iddiam da yok, olmadı, olamaz, olmayacakta. Meramım şiir yazmak değil, hayattan, insandan, insanlıktan, halkatan, Haktan ne anladığımmı halimce anlatabilmek. Şiirde sanatı ehine çoktan bırakmışız, biz ilahi sanatın dokusuna bakarız, uyum ve ahengi orada ararız, bizim dil bilgisi sizin bildiğiniz dil bilgisinden çok ayrı. Benim doğrularım size eğri geliyor ki eğriyim, bakışınıza ve görüşürünüze, hatta eleştirilerinize saygı duyarım. Lütfen beni şair olarak düşünmeyin, zira şair değilim. Size en kalbi sevgi, saygı ve selamlarımı yolluyorum.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.