3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
786
Okunma
Tuhaf bir koku var; boğucu, sisli ama tanıdık!
Eski evimdeki paslı sandığın kokusu;
Köşede kalmış,
Sarıp sarmaladım
Sandığımın en güzel yerinde sakladım seni.
Naftalin kokularına bogup
Ayın gölgesinde tabutunu taşıdım.
Süratle uçuyor güvercinlerim ellerimi terk edip!
Martılar çoktan kesmiş çığlık atmayı.
Nerede?!
Nerede eski yağmurlar,
Eskimiş yağmurlarımın gözyaşı kokusu nerede?
Çok, çok eski bir günün ardından
Yüzüme vururcasına yaşadıklarımı ve acısını çıkarırcasına pişmanlıklarımdan
Naftalin kokarak gidiyor, ardına saklandığım yağmurlar.
5.0
100% (3)