5
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1195
Okunma

martıda gider
gök renkli yorgun kanatları ıpıslak
koca dalgaların kumsalı öptüğü yerde
kapkara bir bulutun gölgesine düşürür çığlıklarını
kahır yükler yarınlara
tüm seslerin öldüğü yere sesizce çeker gider...
unutur
fesleğen kokulu yaz akşamlarını
baharda zeytinlerinde çiçeklendiğini unutur
yükler kahırları sol yanındaki çukura çığlık çığlığa
çeker gider...
bu kasaba ve yıkılası bu koca dağ yamacında
adın güz sancısı olurda kalır iki tel gelincik çeperinde...
kimsesiz boş sokkaklar
günün ilk ışıklarıyla can çekişen yorgun sokak lambaları
sokak köpekleri birde
çıkacağı son yolculuk öncesi soluklanan o garip martı
aylardan kasım kış sapağı
ve çiçek ölüleri...
sarı hüzün boyalı
hıçkırıklara boğulmuş bir kaç damla göz yaşı
sonrası tufan...
hadi koca kuş topla düşlerini engin maviden
müstamel sevinçlerini iliştir feri sönmüş çakır gözlerine
son kez bak istersen ardına ...
bir yalanı
dantel dantel işledin ilmek ilmek
bir damla göz yaşını her renge boyayarak...
çocuksu sevinçlerde kal
senin neyine büyümek hele sevdaya kanat çırpmak...
gök kanatlı ayağı kırık martı
erguvan boyalı akşam vakti dönmeyecekmiş gibi
ardına dönüp bakmadan vedasız çek git...
Hasan ODABAŞI
5.0
100% (5)