4
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1181
Okunma
odamın duvarı
odamın duvarları
var.
odamın kırık bir lambası
odamın kırık bir masası
kırık bir kalemi var bir de masanın tam üstünde
odamın.
o adamın yalnızlığı
o adamın çaresizliği
o adamın yürüyüşü var
odamın duvarlarında.
bir bulutun boşvermişliği
bir ağacın duruşu
bir yaprağın sallanışı
bir nehrin akışı
bir adamın ölüşü var
odamın kapısının eşiğinde.
kapısı var odamın
alelade bir duruşu var
odamda kapının
o adamın duruşu gibi hayatta
bir ceset var
duvarlar
kırıklar
kırılmışlar
yürüyüşler
var birde
o adam
odama boylu boyuna uzanmış
boylu poslu bir adam
boylu poslu bir ceset
boylu poslu yalnızlığımın
odamdaki -de hali
odamdaki bulunma hali
o adam.
yalnızlığın ölüme benzediği zamanlardı
doktorlar kan reçetesi yazıyordu
eczaneler kan satıyordu
mahalledeki tek nöbetçi eczaneydi odam
hali ortadaydı
ortada bir miktar kan
ortada bir ceset ,yalnızlık
yalnızlığın ölüm olduğu zamandı artık h.k
5.0
100% (2)