2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2329
Okunma

İhtiraslar, kaprisler, kurnazlıklar, tuzaklar
Fikir üretmez beyin, kendi nefsini paklar
Omuzlarda gam yükü, usta oldu çıraklar
---Güneş parıldadı bak, kimse kalmaz arkada
---Soframızda tilki yok, bülbül de yer karga da
/
Hukukla kazandığın, ahlâkın dip noktası
Dosta kurnazlık olmaz, engin bir yürek taşı
Kalbin kuru çeşmenin, sanki kirlenmiş tası
---Aslında çok zor değil, sen de bırak hoş sâdâ
---Soframızda yargı yok, bülbül de yer karga da
/
Acemi davacının, muhatabı mübaşir
Kökten vicdanlı insan, hassas terazi taşır
Vefalı dost mert olur, ne kanatır ne kaşır
---İki adım gelene, ayağım olsun feda
---Soframızda kurgu yok, bülbül de yer karga da
/
Kıskançlık krizleri, canlı cesedi yoklar
Bu nasıl ’ebe’dir ki, doğurttuğunu saklar
Zaman nelere gebe, tersine döner oklar
---Gönlüm frenler beni, yazacaktım daha da
---Soframızda sürgü yok, bülbül de yer karga da
/
Dil ile kaybedilen, diş ile kazanılmaz
Yangına körük tutan, hayır ile anılmaz
Niyet okumam amma, tecrübemiz yanılmaz
---Öznesi hırs olunca, şer görüldü aha da
---Soframızda süngü yok, bülbül de yer karga da
/
Yargı elbette gerek, çözülmeyen düğümde
Sarraf mı olacaksın, gözün altın güğümde?
Husumet yudumlarsın, bir günde üç öğünde
---Toplama var, çarpma var, lisansın bu sahada
---Soframızda sorgu yok, bülbül de yer karga da
Ali Rıza Malkoç 14/04/2010 Bursa
5.0
100% (2)