Yaşadığım yılları serseler önüme
Seninle geçirdiğim günleri cımbızla ayıklardım hayatımdan
Alır duvara asardım senle yaşadıklarımın resmini
Sonra geçip karşısına
Bir bardak rakı doldurdur
Şerefine icerdim şerefsizliğinin...
Hani bırakıp gittin ya beni
Hani ardından tek söz edemedim
Gitme!
Nolursun gitme
Kal benimle diyemedim ya ...
Sana haykıramadığım kelimeleri haykırırdı ,
Gecenin karanlığına bu sessizlik ...
Belki bir sigara yakardım ardından
Gidişine içerdim son sigaramı
Saat sabahın beşiymiş
Varsın sabahı göstersin saatler
Ben sensizliğin karanlığında boğulurken ,
Kimin umrunda
İnsanları ısıtan güneş
Bana seni geri getirebilir mi ??
Hangi dil de anlatabilirsin sensizliğin acısını
Ya da hangi kavuşma
Sana olan hasretimi dindirebilir ki ?
Varsın olsun sensizlik her an yanıbaşımda
Elbet gidişine bir mazeret bulur
Bu deli gönlüm...
Senin canın acısa
Benim kan kusardı yüreğim ..
Senin canın sıkılsa
Dayanılmaz gelirdi bu yeryüzü bana
Senin gözünden yaş aksa
Vicdan dile gelirdi avuçlarımda ..
Ben vicdanımı mendil eder
Silerdim gözyaşlarını
O kadar kıymetliydi ki o yaşlar
İsterdim ki avuclarımda kalsın kokusu
Bir gün çekip gidersen
Belki onlar beni anlar...
Şimdi sende çekip gittin ya
Tek söz edemez bu yürek
Masum bir çocuk gibi ardınan öylece bakar...
Furkan Emre GÜLERYÜZ