5
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
778
Okunma

sabaha hasret
güneşten ışık çalarken
yakalanıyorum
peçesiz gölgelerin ak katına
kendimi demliyorum
rüyalar görmeden ciltsiz çığlıklarımı
ayaklanıyor
uçsuz bucaksız aşk
harçlığı bitmiş ayraçları
konuşmaya zorluyor nabzımın ruh akışları
sağırın duyma isteği
imlası ancak
daralıyor nefesim
nasıl sağ çıkar övülerek beklenen güneş
tüm harcanan zamana
biri sırtımı sıvazlar gibi atılıyorum
şiire varıyor.
hiç bilinmedi
hasretin kollarındaki çıplak bırakılmış karanlık
gece eridi
uyanıyorum
5.0
100% (7)