1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
791
Okunma

gelme, gelmek fiili senin için değil
ömrümün cümledışı unsuru
kerpiç duvarlara sevdalı bir sarmaşık
betonda yanıyor, bilmez misin be usta
haydi bütün düşleri maviye boya
kalmasın ne gri ne sarı
tutda elinden fırlat at
içime post sermiş bu efkarı
simitle çay, of ile vay
ey boğazıma düğümlenen hayat
kederden bir merdivenle içime inen aşk
gözüyaşlı sırlarımın ortağı özlem
ne güzelde sen olurdu beyazda gülen düş
ve utancından kızarırdı, tenha bekleyen öpüş
sıcak birsözdü ellerimin soğuğuna kırılma noktası
acıyarak geçen gölgeler düşerde aklıma
sisli mayın tarlası elveda bakışın kalır
alı moruna karışmış, şaşkın duruşumda
ey makamı ölçüsüz, tereddütsüz haykırış
bütün zırhlarımı çıkarttım artık
savunmasız geliyorum bağrına susarak
ya bende filizlenir umut dolu aşk
ya da çoğalır içimde, dışımı kaplayan toprak
ALİ RIFAT ARKU
17/11/2012
İSTANBUL
5.0
100% (2)