19
Yorum
11
Beğeni
4,9
Puan
1953
Okunma
Akan bir zamandır şimdi
Aklıma düşen duygu sağnağı
Düşlerini kurduğum yarınların
Bir yanı eksik neden
Sır duvarlarını zorluyorum beynimin
Amansız sancılar tebelleş oluyor
Kurtulamıyorum
Durmadan tekrarlanan
Sorularla cebelleşirken
Bir çift kara göze odaklanıyor hafızam
Zaman dehlizlerinde yol alırken
Sessizce
Saba Ülkesinde
Bir nazlı güzelin
Süleyman’a bakışını görüyorum
Bulut arasından sıyrılan güneşin
Yakışı vardı bakışlarında
Çöl akşamındaki sessizliği
Bozarken özlemlerin çığlığı
Kalp ritimleri duyuluyor uzaktan
Kurda, kuşa hükmeden
Koca Süleyman
Sus diyemiyordu yüreğine
Vuslatsız bir aşkın
İz düşümüydü benimse gördüklerim
Biraz aşağılara
Nil kenarına doğru inince
Metanni prensesinin kızı
Nefertiti göründü
Firavunun sarayının terasından
Nil’e bakıyordu koyu kara gözleriyle
Bronz teni
Dik duruşu
Hele hele o tebessümü yok mu
Del’ediyordu gören herkesi
Akheneton’un gözdesi
Çöl güneşi Nefertiti
Bir devrin görkemiydi
Gözlerinde gördüğüm
Habeş Ülkesin
Ey siyah gülü
Nasıl salınırsın Nil kenarında
Ne sırlar saklarsın bakışlarında
Sen Kandake
Büyülü gözlü kadın
Sen siyah elmas
Aşıkını tutsak eden güzellik
Nil nehrinin nazlı sunası
O saraydan çıktığında
Gülücükler saçarken herkese
Belki de
Özlemleri donuyordu yüreğinde kim bilir
O kara gözlerinde meltemler esiyordu
Tesirinde kalmıştım bakışlarının
Yine Mısırdayım
Sevda kentinde
Bir inleyen var sarayın
Loş odalarından birinde
O da kim
Yusuf’un Züleyha’sı
Yasak aşk meyvesinin kurbanı
Mum gibi eriyen güzel
Bir buruk saba’dır
Dinlediği her şarkı
Tutku yağmaları var göz yaşlarında
O bedel ödemeye dünden razı besbelli
Özlemi biter mi
Seven yüreğin
Bastıramaz ne yapsa duygularını
Hazin bir sevda da çileyi gördüm
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
5.0
93% (14)
4.0
7% (1)