0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1402
Okunma

bir yaz akşamı
sarıldım sımsıcak kollarına istanbulun
martıların arsızlar sofrasında doyumsuz arzuları
halicin mavi sularında çığlık çığlık feryatları
araba vapurundan duman duman yükselen
kara bulutlar umrumda değil
nargilenin cam kavonozdan gelen hoşurtulu sesi
galata köprüsünün oltalarına takılmış
üç beş mezgit ile çinekopun
su kovasındaki son dansı
geçen tramvayın gürültüsünde
kaybolan umutları gibi
gecenin soluğunda.
sahipsiz iskele direklerine vuran
dalgalar gibi
koca şehir istanbulun mahçup gözleri
yüzümü okşarken
bilmem neden
ufkun sonsuzluğuna daldım
masamda aşina gecelerden kalan
kırmızı şarabımıda yudumlarken
bilmem kaçıncı yıldızın kapısını çaldım
çırılçıplak akşamın
son kadehimide şerefine kaldırırken
istanbulun dar sokaklarında kaybolan gençliğim
yüksek kaldırımda seni kucakladım
sarıldım sımsıcak kollarına istanbulun
istanbulumun...!!
5.0
100% (2)