21
Yorum
12
Beğeni
0,0
Puan
1769
Okunma

atı alan üsküdar’ı geçmeli mi
sathını belirle önce
sinekler mikroplarını bulaştırmaya başlar sonra
perde çekerler, mil çekerler gözlerine
ak diye satarlar karanlığı
bu mesele kanma
sen çıkmalı mıyım sokağa derken
kendi adamlarını yerleştirirler en ücra yerlere bile
kent gösterirler, çirk kokulu köyleri
/boyaları halis onların/
ayakların boka batar
ve kazıkları çakılır bağına, bahçene, tarlana
suyunu toprağını satarlar
gel de sus/ma
boğazına kadar batırırlar borca
çoğalır zenginleri, hakkını yiye yiye
bir de caka satarlar tepende, yürümeleri değişir
kurumla binerler cumhurun arabalarına
satılmış yollarda
ne kalır bizim diyeceğin
bankalar onların, para onların
kanına girer emperyalist güçler
donuna göz dikerler
namus bir fahişedir odalarında
alınterimiz sökülür
sonra şiirler yazılır, sokuşturulur aklına
kötü olan sensin, zorlanırken tayında
vatanın çiğnenirken çizmeleri altında
çoğalırken amerkan bayrakları dört bir yanda
cirit atarken yankilerin askerleri
sınırını zorlarken
zorla gönderirken bebeleri okula
köprü yapıp gücünü
çıplak ayaklarına zor bulurken ayakkabıyı
şaşalı giyinir onlar
dar alınlarında farlı eşarplar
gözüne sokarlar halkın, pahalı yüzükleri
yıkarlar evlerini başına
çoğalır gemicikleri, azalırken topraklarımız
ismi anılmazken yitirilen adaların
yasaklanır milli bayramlar
batıya kapı sonuna dek açılır
doğu güneşini çeker
üşümüş ellerimizden
27. 10. 2012 / Nazik Gülünay