2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1501
Okunma

Çocukluğumu arıyorum...
Bir buğday tanesinin yanık başaklarında
Nemruda kafa tutar gibi salınan
İhtişamlı bir şehrin çorak topraklarında
Belki bulurum umuduyla
Kimsesiz köylü çocuğunun,trahomlu göz çapaklarında
Bıkmadan usanmadan deliler gibi arıyorum
Hiç yaşayamadığım çocukluğumu
Halay çeken genç kızların kınalı parmaklarında.
Yada Akçakale de bir mayın tarlasında
Kaçakçı topal Hamdo’nun koltuk değnekleri arasında
Belki bulurum umuduyla bir sorgulama sırasında
Bıkmadan usanmadan deliler gibi arıyorum
Hiç yaşayamadığım çocukluğumu
Sürme çekmiş genç kızın göz karasında.
Çocukluğumu arıyorum...
Bir dost meclisinde,sıra gecesinde
Zamanın hışmına uğramış sazandelerin yanık sesinde
Telleri kırık bir sazın son perdesinde
Bıkmadan usanmadan deliler gibi arıyorum
Hiç yaşayamadığım çocukluğumu
Bir bağ yatısında,yaz gecesinde.
Çocukluğumu arıyorum...
Küçükken oynadığım karakoyun deresinde
Kamberiyede,sineklide,bamyasuyu mahallesinde
Bıkmadan usanmadan deliler gibi arıyorum
Hiç yaşayamadığım çocukluğumu
Virane bir Han’ın yıkık penceresinde.
Çocukluğumu arıyorum...
Bir çamur deryasında,çocukların tokuşturduğu iki misket arasında
Gümrük hanın da bir tellalın sattım narasında
Yada Baba bugün diye inleyen bir ihtiyarın uzun havasında
Bıkmadan usanmadan deliler gibi arıyorum
Hiç yaşayamadığım çocukluğumu
Belki bulurum umuduyla bir hastane kapısında
Eyyup peygamberde,Halilürrahmanda bir cami avlusunda.
Çocukluğumu arıyorum Aynızüleyhada
Güz vurmuş bin yıllık çınarın sararmış yapraklarında
Sırtlamışım Tılfındır yokuşunu çıkıyorum
Belki bulurum umuduyla mezopotamyada
Ecdadın fethettiği vatan topraklarında
Bıkmadan usanmadan deliler gibi arıyorum
Hiç yaşayamadığım çocukluğumu
Bu öksüz şehrin hazin akşamlarında.
Faruk SAATÇI
14.05.1995
5.0
100% (3)