3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
958
Okunma
Hayat suyu boşalırken ana rahminden
Yaşama alışık göbek bağım gömülüyor topraklara
Nefesim
Soluğan atın ciğerlerinde
Güneş diz çöktürüyor silik karanlığa
Kan öpüyor dudaklarım
Dört mevsim kuşağı yalnızlığım
Sığınıyor
Gölge titremelerine
Zaman argın
Akreple yel kovan koşuşturmalarına
Bir sonraki güne uzanan parmaklarım tutuklu
Zemheri gecelere
Korkulu düşlerim
Gözlerimin açık kaldığı her ana
Medeniyet tarlasına serilmiş döşüm
Kanamalı diken batımlarına
Umudum ümitsizliğimin gerisinde
Kurşun atımlarına
Var diyorum yarına
Bir şeyler var
Kulağımın duymak istemediği ses titreşimlerinde
Gün
Yine isterik
Ölümün kan kuyusu kokularına
Yangın sıvanırken yaşam duvarlarına
5.0
100% (4)