Sen ey dağların baygın ceylanı, kuşların en yırtıcısı
Heveslendim saçlarına tutundum, rüzgârlı bir tepede
Sonra usulca okşadım esmer yanaklarını
Duygularım meçhullerden meçhullere aktı
Baktım gözlerine senin kabul ettiğin kadar gözlerindi.


Farzet ki benimlesin Kordon’da bir meyhanedeyiz
(Eski şarkılardan ne ben seni unutabildim
Ne bu gönlümü avutabildim şarkısını dinliyoruz)
Geçmiş hatıralardan bir şeyler sızmış yüreğimize
Bu şarkıdan sonra varsın dalgaların uğultusu
Vursun masamıza ne çıkar, çeker gideriz
O eski rıhtımlara el ele.


Kadehlerde duygulanmanın yorgun çizgisidir yüzümüzde
Dikkat !... senden çektiklerimi hiç bir suçlu çekmedi !...
Hayat seni de, beni de taşıdı bu zamansız çılgın koşuya...
Yine yeşerecek mi göğsündeki o umut tomurcukların
Dudakların daha deli, daha öfkeli gülecek mi yüzüme
Biliyor musun? hayallerime yıkıldı o vefasız gidişin
Acılarla kavruldum, yokluğun çekilmez oldu.


Çektiklerimi karanlık geceler bilir ne söylesem yalan
Saçımı beyaza, yüreğimi senle kanattım
Ah... şu ömrümün halini yasaklı bir yaşama çeviren kadın
Seni en sevdiklerimin adına unutmadım bilesin
Öyle bakmayın yüzüme, bu yarlar unutulacak yaralar değil.


Akan bir nehir gibi git gidebildiğin yere kadar
Sana izin veriyorum koş koşa bildiğince
Ama unutma!... bir gün güneş bana da doğacak
O zaman hangi karanlık yüzünle kapıma geleceksin
Şimdiden hisset: yüreğindeki yaşadıklarını biraz düşün.

Nuri Dağdelen
Özdere-İzmir
27/9/2012
Saat.23.22

Not: daha sonra şiirin seslendirilmesi yapılacatır.