20
Yorum
22
Beğeni
0,0
Puan
2835
Okunma

sürekli şaşkın yaşa(t)mak iddiansa derdin;
’ bir gözünü kapalı tut, diğerini arala’ derdin//
dost payesi bölüşmelerimizden arta kaldı zamanlar
hangi ucunda saklı sırdaş yarenler
ruhunu kayıp avuçlarımıza bastırırken
kendimizden midir iki ayrı beden yortusu
hem burnunun da dibini göremiyorsun ya
paylaşmak senin neyine
neyine akıl yetiremeyen sölembe çocuklardan pay almışcasına
burun deliklerine tırmık atıp genişletmek
yelkovanla, akrebin hangisinin uzun boyuyla yüzyıllarca nasılda koşturduğu
sarar mı akıl çemberini
başucumda dönüp durma
tastamam sevdayla varıp çök omuzumda sere serpe
buğulansın renklerin mutsuz öteki yüzü
ki tökezleyip yanılan teyelli hüznümüzü
sarmaş dolaş dolayalım o bildik kokumuza
gitgide dövünen bulut aralığından bak yeryüzüne
gelişlerin, mermi sıcaklığında olsun
kovanında bırak soğukluğunu
bırak ki
hissetmesin güz yangıları
nasıl titrediğimi.
Nezahat YILDIZ KAYA