11
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
3345
Okunma

Aştı günahımız vardı arş-ı âlâya
"Az" diyene inanmayın çocuklar...
Tahrif edip kavramları, belaya
"Haz" diyene inanmayın çocuklar
Uçuruma ayar iken yönümüz
Nasıl geçsin neşe ile günümüz!
Kırk fırkaya bölünmüşken, önümüz
Yaz" diyene inanmayın çocuklar
Can almaya can atarken çiftemiz
Nasıl kalsın ağız temiz, dil temiz
Tadı bozan tele sızan güftemiz
"Saz" diyene inanmayın çocuklar
Benzetse de zalim zulmü sanata
Yiğit olmaz, er binmeyle kırata
Öfke kusan göze zemin surata
"Yüz" diyene inanmayın çocuklar
Demir atıp yalan, gıybet, riyada
Hasret kaldık baharlara dünyada
Suçu verip mevsimlere; "kış, ya da
Güz" diyene inanmayın çocuklar
Rûy-i zemin er beklerken alana
Zırh kuşandık gönülleri talana
Dört Kitaptan aklımızda kalana
"Cüz" diyene inanmayın çocuklar
Kâtibini terlettikçe solumuz
Musibeti yağdırmakta Ulu’muz
Karanlık bir dehlizdeyken, "yolumuz
Düz" diyene inanmayın çocuklar
Bülbül için konmak dahi zül iken
Nasıl derim zakkum güldür, gül diken!
Nice kalpte Allah aşkı kül iken
"Köz" diyene inanmayın çocuklar
Her günahı bin sebeple aklayıp
Arsızlığı şiar bildik; ne ayıp!
Yalanları tövbelere saklayıp
"Söz!" diyene, inanmayın çocuklar
Kin doldukça gönlümüzün arkına
Savrulmuşuz öfkelerin çarkına...
Kastı zehir yılanların zerkine
"Öz" diyene inanmayın çocuklar
Atlas beze şan verirken Kâdir Hakk
Böyle miydi nazlı gelin, bu bayrak?
Haçlı mesrûr, hilal mahzun; hâle bak!
"Naz" diyene inanmayın çocuklar!
Size kaldı sert zeminde fay kırmak
Size kaldı hakikati haykırmak...
"Farklı fikri olanlara dâr kurmak
Farz" diyene inanmayın çocuklar
Şüphe yok ki Nesl-i Asım sizsiniz
Tek dişli o kelp’e hasım sizsiniz
Her biri bir Molla Kasım sizsiniz
"Biz!" diyene inanmayın çocuklar
"Biz!" diyene inanmayın çocuklar
Mecit AKTÜRK