11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2053
Okunma
Limoni bir öpüştü gizemli bakışın
Vişne gibi dudaklarını öptüm de
Sıcak bir sevgiydi içime akışın
Çığlık çığlığa ayrı düştük…
…
tepeden tırnağa aşktı tüm rotaların
Cennetin kapılarıydı uçları göğüslerinin
Saçların Dicle’ydi omurlarından akan
Küstüm çiçeği küskünlüğünde tenin
Karanfiller açıverdi tenimden sarkan
Sen bendeki çılgın çağlayan…
…
Dicle’nin dalgalı akışında kudurgan bir özgürlük
esrik bir tat kaldı dudaklarımda ayaklanan
umarsız ve bende sığlaşan ten senleşen ben
ve bulunçsuz bir dağılmayla benleşen sen
mutlu bir parçalanma yeniden bütünleşen
acımasızca hapsettin sende boğuldum
…
acıydı ayrı düşmüşlüğümüz...
cehenneme inat ateşimizi söndürdük
sevişmemiz deliren yüreklerimizde
atların yelesinden şahlanan deli rüzgar
doruklardan düşen çığ gibi düştün içime
tutsak ettin beni senliğinle kendine
…
Damarlarımı patlatacaktı kan
Yay gibi gerilen mutluluktan
“Etten ok” fırladı pembe bir denize
pembe bir denizde gezindi vurdu
milyonlarca can bıraktı durdu
pembe denizin derinliğinde
Karaca dağ’ın volkanik başkaldırısı
Bazalt tan örülmüş surlara inat
patlayacak senle dolmaktan
magmalarıyla sana akacak
küllerini tüm evrene savurarak
…Mem-u Zin aşkına
Yeni yaşamlar sende can bulacak…
...