13
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
2376
Okunma

Biliyorum gidiyorsun
Yüzünde yine o hiç eksilmeyen tebessümün
Başın dik
Gözlerinden süzülen iki damla yaş
Belli etmek istemediğin sarı hüzünler
Yağmurlar yağıyor yaz gününde
Ve yine kamufle edilemeyen hıçkırışlar
Ve siluetin
Gitme...
Dünü düşündüm birdenbire
Bugünle yarına takıl diyenlerin aksine
Silip atmak mümkün mü sence..?
Adım adım yollar
Vatan, millet Sakarya’lar
Senle büyüdüğüm hatıralar
Sevdiğin yemeklerin listesi
Süründüğün kokular
Ah o nazlar...
Takındığın o hınzır ifade..
Ellerin şimdi nerde..?
Ne olur, gitme....
Bilirsin canım
Ben de saklarım hüzünlerimi yüreğimde
Ağlarım köşelerde
İstanbul kadar uçsuz bucaksız
İstanbul kadar ketumlaşırım bazen de
Sen bilmezsin çağlayanlarımın akışını
Göstermem ki kimselere
Şimdi duygularımı uluorta bırakıyorum istemsizce
Keşke elimde olsa diyebiliyorum sadece
Kendime söz geçiremediğim anlar
Ah o vedalar..
Bitmiyor nedense
Kaderde..
Gitme...
Bazen mecburidir gitmeler,bazen kaçınılmazdır
Hüzünler, yollar, dağlar sıradır
Lakin gitmeyi zorunlu kılan koşullar ufuktadır
Sen bakma söylediğime.
Ne olur, gitme...
Silebilir misin ardında kalanları çok uzaklarda..?
Gülebilir misin, içten atabilir misin kahkaha..?
Şen şakrak bakabilir misin hayata..?
Düşünme bunları, iyi bak kendine..?
Ne olur, gitme...
Gün gelecek
Beni anlayacaksın, biliyorum
Gurbet sana neler kazandıracak
Neler kaybettirecek..?
Özlemlerin hiç bitmeyecek
Geleceksin kısa süre
Yine döneceksin mecburiyetle
Kazandıkların da olacak elbette..
Herşeyden önce insanları daha kolay tanıyacaksın
İlk intibada en ciddi hatalarını anlayacaksın
Vurmayacaksın yüzlerine
Fakat uzaklaşacaksın
Veya mesafeni ayarlayacaksın..
Hatasız insan yoktur bunu bilesin
En ciddi dönüşümsüzlüklerde son noktayı yerleştirmelisin
Bunu zamanla öğreneceksin..
Ne kadar çok farkedersen farkındalıkları
Altı çizili olmazca olmazları
Belki daha çok üzüleceksin
Belki daha fazla yara alacaksın
Çünkü sen narin bir eser gibi özendiğin insanlardan
Hak ettiğin değeri bulamayınca
Önce kendini sorgulayacaksın...
Doğru yoldasın
Lakin doğruların ayak altında ezildiği
Yanlışların baş tacı edildiği bir dünyadayız..
Yine üzülen sen olacaksın..
Beni o zaman daha iyi anlayacaksın...
Senden her zaman emindim
Yine aynı güvenle gönderiyoum seni çok uzaklara
Elbette taktığım hazan yaprakları olacak bu ara omuzlarıma
Beni kimse anlamayacak belki..
Anlatırsam da sıkılacak, gidecekler öfkeyle
Yine gecelerle konuşacağım
Sokak lambaları bir bir yanacak
Bense yıldızları sayacağım..
Takvimlerden yapraklar koparacağım
Yine sessiz dudaklarıma mühürler vuracağım
Yine kollarıma kanatlar takacağım
Temsili sana uçacağım
Kimseler görmeden geri döneceğim
Yatağıma uzanacağım
Uyuyacağım...
Yine senli rüyalardan uyanacağım...
Sabah olacak hayra yoracağım...
Kimisinin fidaydayı oynadığı saatlerde
Kadehler kalkıyor, şerefe
Şerefe...!
Bazen mecburidir gitmeler,bazen kaçınılmazdır
Hüzünler, yollar, dağlar sıradır
Lakin gitmeyi zorunlu kılan koşullar ufuktadır
Sen bakma söylediğime
Ne olur, gitme...
Şimdi
Siliyorum yaşlarımı
Gülümsüyorum yüzüne
El değmemiş hislerimle
Dualar ediyorum sessizce
Güle güle git
Güle güle gel diye..
Gel diye..
Sen üzülme...
Uyuma, sen uyursan herkes ölür...
Sen ölürsen kim üzülür...?
HAZAN
5.0
100% (13)