17
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
3926
Okunma

Mevlanaya Göre Şeytan Ve Nefis
Şeytan ve nefis, insanın Allah katında mertebe kazanması için hem engeldirler, hem de vesile. Bunu, Mevlâna’nın şu veciz ifadesinde şöyle görmekteyiz:
“Su, geminin içine girerse onu batırır. Altında bulunursa, onu yüzdürür.” (1) Yani insan nefis ve şeytana hâkim olsa derecesi artar, sahil-i selamete ulaşır. Fakat, o iki düşmana mahkum olursa, ilerleyemez, batar.
Bazıları, görmediğini bahane ederek şeytanı inkara kalkışır. Mevlâna, böylelerine der: “Şeytanı görmedinse kendini gör!” (2) Çünkü, şeytan bir cesedle görülseydi, herhalde o inkarcılar gibi görülecekti. Nitekim, Nas Sûresinin son ayeti, “Hannas” olan şeytanın hem cinlerden, hem de insanlardan olduğunu dikkat çeker. “Hannas, kirpi gibi kah başını çıkaran, kâh büzülen anlamındadır. Şeytanın kalbe saldırması buna benzemektedir.” (3)
“Şeytan, insanları aldatmak için Cenab-ı Haktan bir takım tuzaklar ister. Kendisine altın, gümüş, at, yiyecek-içecek, elbise, şarap ve çalgı gibi şeyler verilir. Bunlardan o derece hoşlanmaz. Fakat kadın da verilince, şeytan sevincinden ellerini çırpıp oynamaya başlar.” (4)
Üstteki ifadeler “İnsanlara, kadınlar, oğullar, yığın yığın biriktirilmiş altın ve gümüş, salma atlar, sağmal hayvanlar ve ekinlere karşı şehevat süslü kılındı” (Al-i İmran suresi, 14) ayetinin bir cihetle tefsîridir. Yani, insan bunlara karşı son derece düşkün bir tabiatta yaratılmıştır. İnsanın en çetin imtihanları, bunlarla olmaktadır.
( Allâh-a sığınma duası)
(Eüzü bi kelimâtillâhit tammati nin şerima haleka.)
( "Bismillâhillezi lâ yedirru meâ ismihi şey’ün,fil’-ardı
velâ fi-ssemâ-i. Ve hüve’s- semiul alim.")
yerde ve gökte korkulan şeyin zararından şerinden Allâha sığınırım.
(Allâhümme lâ tetrukni ilâ nefsitarfeteaynin." )
Allâh-ım beni göz açıp kapayacakkadar bir sürede bile beni nefsimle baş başa bırakma."
SUÇ KİMİN.?
"ne güneş ısıtır eskisi gibi,
nede ay aydınlatır kara gecelerini,
kendi yalnızlığınla baş başa
hayal kurarsın meftun-i duygularla
hayal edersin, "onu" gecenin koynunda
birden belirir silueti karanlıklar ardında
gözlerin dalar bakarsın, "öylece uzaklara
//umarsızca.
Hınzırca gülüşleri gelir aklına,
birden sus düşer diline
bak-dur olur gözlerin
dalar gider zifiri karanlıklara...
kendi özüne döner gözlerin,
suçlar seven yüreğini,
başlar yargılamaya, sanık eder yüreği
Yürek itirazlar-da savunur kendini
Şu nefsi görüyor musun, der
işte o gösterdi bana sevgiyi...
nefs-i alırlar içeri sanık olarak
sorarlar sen mi gösterdin? “yüreğe sevgiyi!.
Nefis der benim suçum yok, "haşa,
şeytan’dı fitleyen beni...
Şeytanı alırlar sanık sandalyesine,
Sorarlar sen mi fitledin nefsi?
oda itiraz eder, başlar kendini savunmaya
zaten nefis hazırdı emredmeye
benim fısıldamam yetti nefse,
nefis çıktı süveydadan
uyuyan yüreği uyandırdı birden...
nefis ise yine başlar savunmaya
yıllar yılı hasretti yürek sevgiye
ben sadece sevgiyi gösterdim "ona
gidip de aşık ol demedim ya,
suçun hepsi yüreğe yüklenir;
“yürek itiraz edip haykırır
ben suçsuzum, ben suçsuzum,
suç nefsin, suç şeytanın der.
Olup bitenleri yukardan seyreden "Ruh.
//Suç, sadece yüreğin değil,
"suç."
hepinizin der.
.
Hazan gülü. 18/mayıs/12
(Bursa)
*
Başta bizlere bu olanakları sağlıyan erdebitat defteri yöneticileri olmak üzere,
Tüm babaların babalar gününü kutlarım. Allah tüm babalara, yavruları ve ailesi ile hep beraber mesut bahtiyar bir ömür sürmeyi nasip etsin İnşalla.
Ne babaları yavrularından nede yavruları babalarından ayırmasın Rabbim.
Ahir aleme intikal etmiş, "Hakkın Rahmetine ermiş tüm babalara, kendi babam ve Rahmetli olan dürüstlük abidesi eşime Allâhtan Rahmet diler, taksiratlarını mağfiret etmesini niyaz ederim. Mekanları cennet makamları Ali olsun İnşallah.
5.0
100% (14)