Zor dostum ağlama, bilinirse zor
Ağlama yüreğin, delinirse zor
Ağlama sen, yardımcı var Allah var
Kimsesiz namazın, kılınırsa zor

Arada bakıp da, şimşek çakarak
Art etek ardında, senle akarak
Gün gelir karşında, durup bakarak
Bey kızı önünde, salınırsa zor

Bırak sen tütsün, cehlin dumanı
Arama yardımı, yoktur âmânı
Zaman paranın, hükmü zamanı
Fakir bir babadan, gelinirse zor

Kapından vallahi, çulun çalınır
Gençliğin gencecik, yılın çalınır
Paran da çalınır, pulun çalınır
Beş parasız canın, alınırsa zor

Rahatça uyu sen, uyu derinde
Namusun al da git, kalsın arında
Tek mezarın dursun, dursun yerinde
Ey dostum mezarın, silinirse zor

Sınırın bilinsin, haddini aşma
Sakın ha zalime, kötüye düşme
Döküntün olur ha, hızlıdan koşma
Ey dostum ardından, gülünürse zor

Ya götür yanında ya da geç meşkten
Dünyada yaşa sen, bırakma aşktan
Orada çare yok, inleme keşk ten
Gönlün lime lime, dilinirse zor

Ya ev sahibisin, ya yaban orda
Ya evlatsız kalır, ya beben orda
Ya anandır orda, ya baban orda
Sevgin parçalanıp, bölünürse zor

Ekmek girer ise, zindan küpüne
Sakın muhtaç kalma, namert çöpüne
Güven Allah’ına, sarıl ipine
Kan terin içinde bulunursa zor

Koma sakın eksik, hayalinde düş
Koma sakın koma, yarı kalan iş
Koma çok üşürsün, yerin altı kış
Göz açık kalıp da, ölünürse zor

.......Fırat Parlak,,
,,,,