7
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1406
Okunma
kaya diliyle sevda sırtı okşamaktı,
git demem! elbet
ve yasaktı
tutuklu uykuların koynuna el sürmek
ama hiç bir kitapta okumadım
ki; partikülleri de okuma bilir miydi kumların
ve benim körlüğüm
ve benim karınca harfleriyle fil düşü kuramlarım...
nasıl kabul ederdim ki;
rağbeti kundaklı pazarları bit bastı
her bulduğunu alan sadece eskiciler
bu bile bile ladesti
bu bile bile baktırmak treni öküze
tüm plan sevmek üzereydi
fazlalıkları yontulmuş sıralarda beklemekti
bazen beklentisi bol baharatlı, kısmet!
ama gel istersen hiç asma bunları umuruna
anlamı uzun cümleli bir saadet say ya da
çapraz kurulmuş aşkın , kolları çözülmüş halinin
az kuruntulu, az şaibeli
ama çok tut/kulu sevda prömiyeri
bunlar farkındasız cümleler, güzellik
bu, yüksek kurdan üzeri fazlaca hibe sevmek!
biz de fani hatalar yaptık elbet
tüm, aşk üzer ayrılık giyinenler gibi
hep yanlış bastık belki marşa
hep gider gibi! baktık, omuz üzeri
nafaka mevzubahis bile olmazdı oysa
ekspertiz değeri aşktan büyükse
fâni üflemeler sur sayılmazdı hem
aşk da hep batı yönündeki kâbus ülke!
şimdi yenilenmiş makyajlarla
yeni nebulalar türettim zihnimde
Konfüçyüs makamlı nice boş laf
halk ağzıyla söylenen yalanlar gibi
yârin zülfüne bile dokunamazsın da
ama zülfü yâre değdirince yasaktır olmaz!
işte aşk filmin adı sevgili
neresine değsen orası hazır infaz!
iyiyim ben!
keyfim yerinde
içim dışım bir!
mevsim der/sen
h/az/iran!
ToprağınSesi
.
5.0
100% (17)