25
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
2240
Okunma

Mahallede kalan, son boş alan
Söğüdün hakimiyetinde.
Biz onun gölgesinde.
İki kafadar,
Bir çomar
Bir saçaklı söğüt.
Dünya, bize bu kadar.
Ara sıra kenardan geçen kediyle,
Çomarın dalaşması
Annemin pencereden
İsmimle nakarat yapması
İşte o zaman
‘Dinle şeytanı’ diyorum kendime
Pencereleri ör tuğla ile
Köpeği bağla bir köşeye.
Anlaşalım
Beni kendi halime bırakın
Söz
Hep melek kimliğimde yaşarım.
Bilseydim sonrasını
Savruk kullanmazdım
Şeytan olma hakkımı
Geceyle gündüz arası
Bir ses bir kıyamet
Suçlarını gizlesin alacakaranlık
Bu yüzden telaşları
Bu yüzden bütün hızları
Saldırıyor dört bir yandan müfreze
Acımasız elleriyle
Dalları savruluyor her bir yana.
Gövdesi,
Ne kadar ayakta durmak istese de
Sendeliyor her darbede
Tuğla örmediğim pencereden
Ben bağırıyorum şimdi
Siz nesiniz?
Hangi canlı türüne girersiniz?
Dallarına konacak kuşları,
Yaşayacak uzun yılları,
Gölgesinde nefeslenecekler vardı.
Salkımım !
Hep yere bakardı ya dalların,
Şimdi işte bütünüyle topraktasın.
Sen öyle uzanmış yatarken yere,
Senli yaşanmışlıkları
Geçiriyorum gözlerimden perde perde.
Teşekkürler bütün güzelliklerine
Mümkün olsa ayağa kalkman yeniden
Birazda ben onları çizerim düşünmeden
Neyse katlanırım verilecek hükme
Değer üç beş zaman
Gökyüzü mahrumiyetine
-Hücremi boyarlar mı maviye-
-Pencere demirlerini yeşile-
5.0
97% (35)
4.0
3% (1)