5
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
5508
Okunma

Yandığım bir avuç kül olsa, kıvılcımlarına su serpsem ateşimin
O yine yansa…
Ben bir bardak suyu celbetsem üzerine,
Alev alsa..
Sonra katlasam ikiye üçe, kırpsam ucundan bir makasın en kör noktasıyla .
Budasam ve dallanıp budaklansa.
Taptaze bir orman olsa o ateşten fidan. Kıpkırmızı çiçekler açsa
ve tam tan vakti susasa…
Güneş sunar mı susadığında ışığını toprağa
Ya da ısıtır mı bir deniz o fidanı boydan boya..
Yapar..
Kökleri sağlam her fidan alır nasibini güneşten.
Ayakları yere sağlam basıyorsa, yakamozları seyredecektir kıyısında denizin
Üstelik
Yorgun başını deli divane edecek bir rüzgar olacak yanıbaşında
Belki o rüzgara aşık olacak
Belki dost…
Bir ayazda harman yeli gibi kaşına gözüne bulaşır da acı verirse yapraklarının kokusunu içine çeken rüzgar
Aşık;
Denizin üşüten sıcağına karşı dik tutarsa başını
Dost…
Rüzgar seçecek bunu
Fidan değil...
ASENA GÜLSÜM GÜNEŞ
5.0
100% (2)