Annem izlemedi benim ilk adımlarımı,
Ben izledim.
Anneme ait,
bir kaç adımı..

Küçüktüm epey,hafızam yetmez anımsamaya.
Tüm ilgi üzerimdeydi,sonra film kararmaya başladı.
Yere vuran topuk sesleriyle karışık bir kuru gürültü,
Bir kaç adım attı,
ve gitti..
Ben izledim annemin ilk adımlarını,
gitti.

-Ellerim nasır tuttu,el değiştirmekten..
Konuşmayı da geç öğrendim ben yaşıtlarıma bakarsak,öyle istedim yani..
Gitme diyemedim ya ona,
konuşmanın ne gereği vardı ki ?

Tam beş yaşına kadar bırakmadın sütü derdi babam.
Anamın ak sütünü değildi ki, erken doyamadım.

Oyunlar oynardık sokakta.
Saklanbaç oynardık,sobelenirdim hemen.
Biraz mola verince çocuklar başlardı,
-Annee suu,
-Annee acıktıım.

İşte o an ben oyuna yeni dalardım.
Anne lafını duyardım ya,
öyle bir saklanırdım ki, Alayı gelse bulamazdı..
Babam gelirdi saklandığım çöp kutusunun önüne,
-Oğlum,...
Susardım ama ben.
Küçüktüm.
Yerin dibini arardım girmeye,bulamazdım.
Saklanırdım anne sesini duyunca çöp kutusuna.
Babam derdi, "oğlum.."
Ben duymazdım, anne şefkati yoktu o kelimede..

Daha da büyürdüm her geçen gün. Akıllıydım biraz da.
Millet babasından harçlık isterken,
ben aldığım harçlıkla annemi anlattırırdım babama!
Hayır da demezdi,parayı da geri çevirmezdi o adam!
Öl desen,ölürdü belki de,Bir büyük şaraba..

Seni sorardım,
-Baba, anlat onu bana..
-Oğlumm,derdi. Susardı.
Ben bilmezdim ki sevmediğini seni,adını duymak istemediğini..
Sanardım ki,anlatılmazsın sen.
Anlatılırsan yakılır tüm kelimeler,utanır Türkçe!

Büyürdüm.
bedenim ufak kalırdı anne şefkati olmadığından,
Ama öyle bir vardı ki o şefkat içimde,
sanki yüz,sanki bin,sanki yüzbin babaya bedel!

Belki senede bir oynardık artık şu oyunları,büyüdük sonuçta.

Annelerle pek işi olmazdı kimsenin,dedim ya büyüdük biz.
Anneden su değil,babadan para istenirdi!
-Babaa,

Birden saklanırdım. Alışkın değildir kimse bu halime,
eski bana, yeni adet bu.
Artık anne lafını duyunca gururlanırım ben,
baba derlerse,
kirli bir kaldırım köşesi yerimiz..
onun gibi sızarak..

Bu sefer tersi olsa?
Adımları babalar izlemese?
Biz dursak şöyle sapasağlam bir delikanlı gibi,
Gitse ya o adam,
Bitse?

Onur Budak