Dağlıcada kan, İntikam ruhumda yanan, Gece karanlıktı ve ıssız, Bir ışık tufanı , bir ses, Dağlıcada feryad! Ülkeme yayılan, Sanma kahpe düşman Bu ağıtlar acım, Öfkem benim, acımdan taşan Dağlıcada YÂR Elinde mektup son vedan Dik dur ağlama arkamdan Der gibi düşen satırdan Dağlıcada şehadet Elinde tüfek nöbette aslan UNUTMA.! sen ey dağlıca Şehide yaradan yar.
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Duyarlı ve duygulu yüreğine,güçlü kalemine sağlık Can Bacı Fazile Keleş.Tam puan ve selam,sevgilerimle...
ŞEHİTİMİN ARDINDAN
Bir sayfa daha koptu adına “insan”denen, Tek bir nüshâ kitaptan. Aksaray-İskil'de yine yandı yürekler, Gitti Muhammet'im gitti dönüşsüz seferine. Gitmesine gitti ama nasıl? Ardında iki yıllık Sevgi'sini, Bir yaşındaki yavru Hümeysa'sını, Babası yirmi yıllık Hasan 'ı, Ve kanını taşıdığı anne Necla'sını, Arkasında bırakarak gitti. Daha üçbuçuk aylık askerdi Şehit'im, Taptâze bir yürekti çiçeği burnunda. Nice nice hayâller vardı önünde, Hepsi de Şırnak-Güçlükonak'ta, Patlayan kahbe bir bombayla, Kurulan sinsi tuzakla sönüverip bitti! Bir önceki akşam telefon etmişti Oğul babaya: “Beni hiç merak etmeyin, Burada önemli bir şey yok, Ben çok rahatım babacığım.” diye. Anne ağıtlar yakıyor feryatlarla: “Al başlı gelinimi koydun ortada, Kucağında bir körpe kuzuyla! ” diye. Baba yürekler parçalıyor haykırışıyla: “Ben sana kaç yılımı verdim yavrum? Bir günde nasıl ayırdılar seni benden? Yattığı yer Cennet olsun yavrumun! ” Dul Sevgi içine gömüyor hıçkırıklarını, Yetim Hümeysa'nın bakışları tedirgin, “Ne olur anneciğim ağlama! ” diyor, Olaydan,olanlardan biraz habersiz. Mehmetçikler'ime sıkılan her kurşunda, Yüreğimde patlayan her kahpe bombada, Ben ölürüm,sen ölürsün,o ölür! Bir-iki gün sonrasında da, Albayrağa sarılı tabutumuz gelir. Omuzlarda taşınır tabut, Belki de sloganlar atılır: “Şehitler ölmez,vatan bölünmez! ” “Kahrolsun PKK! ” diye. Bir câmi avlusunda şehidime, Cenâze namazı kılınır, Ona duâlar okunur “aminler” eşliğinde. Ey terörist örgütler! vazgeçin, Bu hayâlî sevdâdan yol yakınken. Savunulacak bu topraklar, Başında biraz beyin ve akıl, Bedeninde can,canında ruh taşıyan, Tek bir yürek kalıncaya kadar. Anlayın artık bunu,anlayın! Sizler birer maşasınız düşman elinde, Kasırgalar yaratan birer hortumsunuz, Görün artık,görün ardınızdaki filleri. Bizler hepimiz birer kardeşiz, Asla yok ayrımız-gayrımız. Türk’ü,Kürt’ü,Laz’ı,Çerkez’i, Hepsi aynı elin parmakları. Hepimiz aynı sofradan yemek yiyoruz, Aynı yolun yolcusuyuz hepimiz, Edirne’den Ardahan’a, Akdeniz’den Karadeniz’e uzanan, Yolcu taşıyan Anadolu Gemisi Senin,benim,onun,hepimizin, Ayrı-gayrı olmaz eğer batırılırsa bu Gemi, Birlikte boğulur,can veririz! Siz de uyanın artık ey yetkililer! Etkili Beyler’im,Paşalar’ım: Yetmedi mi verilen canlar? Ne zaman duracak akan masûm kanlar? Ne vakit dinecek kalanların gözyaşları? O bölgelere zembille inmiyor, Bu veled-i zinâ teröristler! Kapatın o bölgeyi,kapatın sınırları, Kuş bile uçmasın,geçmesin Allah kulu! Kuzey Irak’ta hâkimiyet kurun, Eğer gerekiyorsa vurun! Askerimin başına çuval geçirenlerden, Olaylara sebebiyet verenlerden, Bunun hesâbını sordurun, sorun! Ey baştaki Kardeşler’im,Canlar’ım! Yeter ki bizlere destek olun, Köstek olmayın,güç-kuvvet verin! Bak nasıl oluyormuş ikinci Kurtuluş Savaşı? Nasıl ama nasıl ayağa Kalkıyor, Analar dolusu Anadolu’m!
Davullarla, zurnalarla uğurladın beni Asker Ocağına, elimde bir valiz, bir de ceketim vardı. Kalın kazaklarımı koymuştun; oğlum oralar soğuk olur, üşütme diye. Ana kucağı derler Asker Ocağına. Gerçekten öyleymiş. Üşümüyorum annem. Demiştin ya kendine iyi bak oğlum diye, babama da söyle; insan tek kalınca üzülür, içlenirmiş Biz burada binleriz, on binleriz annem. Hepimiz ana baba çocuğu, Askeriz, MEHMETCİĞİZ annem. Dağlarımızı saran çakallardan temizlemeğe çalışıyoruz annem, Yıllarca Kardeş bildiklerimizde, belki aynı fırından ekmek yediğimizden, Aynı vatanın havasını yıllar yılı soluduğumuzdan, Şimdi nifak tohumları ekenlerin hizmetinde olanlardan, Biz dimdik ayakta, çakı gibi askeriz. NEFERİZ ANNEM. Az kaldı annem.30 gün. Sonra hep birlikte olacağız. Vatan borcumu bitirip sizlere kavuşacağım. Annem, benim pamuk annem babama söyle kurbanımı, aslan oğlunun koçunu unutmasın. Buralarda düşman uyumuyor annem. Gecemiz gündüzümüz kalmadı, Sakın, sakın şikayet ettim zannetme... Biraz önce postallarımı boyadım, silahımı temizledim. Vatan toprağında, Şırnak' ta Nöbetteyim, beklemedeyim, sınırdayım annem. Birkaç gündür yoğunlaştı it sürülerinin saldırıları annem, Ama sen üzülme, ağlama annem, beni bugünler için yetiştirmedin mi? Hani çok sevdiğim siyah montum vardı ya; sakın kimse giymesin diye tembihlediğim. Kardeşim, Ahmetim çok severdi, bırak giyinsin. kader bu belki döner, belki hiç dönemem.. Yirmi kişiyle uğurladığın, hasretiyle yandığın, ASKER oğlunu belki binlerle karşılayacaksın Annem. Haziran 1995 gece yarısı, saldırıya uğradım, Kurşun yedim, Ölmedim annem. Parola VATAN, İşareti NAMUSTUR derdin. Namusum uğruna can verdim annem. Bana verdiğin tertemiz, helal sütüne layık olmaya çalıştım, düşmana, kalleşe yol vermedim Ben ölmedim annem. Metinler, Mehmetler, Ahmetler Süleymanlar, Yunuslar, Yusuflar. Kısaca MEHMETCİKLER ölmez. Hakkını helal et benim canım annem. Annem; YARİME söyle beni beklemesin, karalar bağlamasın beyaz duvak yerine, Bana kısmet değilmiş onunla bir yuva kurup, aynı yastığa baş koymak, çocuklarımızı büyütmek. Annem söyle ona; dünyada istediğim tek şey; işten geldiğim zaman evimin kapısını onun açmasıydı... Söyle ki; ondan ve hayallerimden ayrılmama sebep olanlar, Mardin'de, Şırnak'ta ve Ankara'dalar. Benim milletimi temsil ediyorlar mecliste. Çakallar düz ovaya indiler, siyaset yapıyorlar annem. Biz askerlikten kaçmadık, Kantinde askerlik yapmadık, Düzmece rapor alıp, askerlikten de muafta tutulmadık. Biz, Biz hiçbir zaman YAN GELİP Yatmadık, KELLE olmadık, ŞEHİT olduk annem... Al Bayraklara sarılı, küçük bedenlerimizle dev olduk, geçit vermedik. Biz Vurulduk ama BİTMEDİK annem. Bayramlarda elini öpmeğe gelemiyorum, Üzülme Annem, ama sen sakın beni ziyaretsiz bırakma, Biliyorsun ŞEHİTLER; Şehit olunca değil, UNUTULUNCA ÖLÜRMÜŞ, sen sakın beni unutma!!! Başını dik tut, Onurlu, gururlu ol, sen ŞEHİT annesisin. Ağlayıp, kalleşleri sevindirme. Üzülme, ben hep sizinleyim; otobüste, dolmuşta, evde ve dükkânda. Kısaca Yüreğinizdeyim.
Bekleme beni güzel annem. sizlere hem çok yakın hem de çok uzaklardayım. Dönemem, gelemem, sizleri bir daha göremem annem. Sana sarılıp artık öpemem. Hakkını helal et annem. Sen de; vatan toprağım, güzel insanlarım. Dedim ya; Ben ŞEHİDİM, Bingöl Dağlarında, Gabar'da, Şırnak' ta, Nusaybin'de, Van'da, Vatanın her karışındayım. Artık Tüm Türkiye'nin Şehidiyim.Görevimi tamamladım annem. Evim, artık EDİRNEKAPI şehitliği. Mermerden Mezar taşım. Başucumda iki resim; biri Ay yıldızlı bayrağım, diğeri benim resmim. Üstünde al al açan çiçeklerim. Toprağa düştüm Çiçek oldum. Çiçeklerimi soldurma annem.
BİR ASKERİN MEKTUBU.. TÜM ŞEHİTLERİMİZİN RUHU ŞAD OLSUN!. OZAN33 son şehit olur işallah bunlar..tüm analara sabır.. tüm türkiyenin başı sağolsun.. yüreğine sağlık fazile
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.