İçimde bir İzmir var ağlar
Dışımdaki İzmir yüzümü yıkar
Her damlanın bir hesabı var
Elbet bir gün görülür hesaplar,
Yerde kalmaz bir damla göz yaşı
Ben sormazsam yastıklar sorar
Yıldızlar basar tüm ağırlığınca gırtlağına!

Ağızlar sussa da vicdanlar konuşur,
Konuşun konuşun vicdanınla
Arkamdan dedikodumu yapın bakalım
Duymadım sanmayın ne konuştuğunuzu
Bağıra çağıra kudurmuş aslan gibi kükrüyorsunuz ki,
"beter olun!" diyorum "beter olun!" söz sahibinindi
İade ettim sadece, emanetimde kalmıştı kalabalık etti
Teslim zamanıdır elbet, madem hesap görülmekte
Buyur "beter ol, İzmir’den beter ol!" şimdi..
İzmir bugün ağlarsa yarın güler de,
Sen kendini düşün ve yan kendi derdinle!

Dışımdaki İzmir değildi yüzümü silmesi gereken
İzmir değildi bana ağlaması gereken
Bedelse bu, öderim elbet hesabı en esaslısından
Kaçmadım hiç bir adisyondan, korkmadım yazılanlardan,
Mesele yenilen içilenin hesabıysa,
Paşalar gibi öderiz evelallah, hiç gocunmadan.

Hiç bir maçı terk etmedik yeniliyoruz diye
Hiç bir yol ayrımında satmadık biz sevdamızı ve sevdalımızı
Köşeyi aşana kadar arkalarından baktık
Hesabımıza düştüyse yaş tarafı;
Akıtırız en salyalı, sümüklü tarafından,
Zehir akıtmak yakışmaz İzmirli’ye
Attı mı atar, tuttu mu tutar İzmirli’nin tepesi,
Biraz denizine benzer öfkesi
Biraz martısına benzer serseriliği,
Kalesi sağlamdır dayamış sırtını Bozdağ’a
Yıkılmaz bir avuç göz yaşına,
İki zehirli kurşun gibi söze
Bugün sular altında kaldıysak
Boğulmayız kendi göz yaşımızda
Eğreti teğelleri söker, yırtarız eteğimizi
Basarız yaramıza, devam ederiz yolumuza
Bir martının kılavuzluğunda, martının çığlığında.
İzmirli’nin meltemidir gözyaşının mendili
Martısının çığlığıdır gönlünün şarkısı!
Hiç bitmeyen,
Bitirmeye kimsenin gücü yetmeyen.
Dayatılmaya boyun eğmeyen.

Meryem Tuna 19.04.2012