MAL



Senin beklediğin ses boşluktan başka neye ait?
Senin beklediğin söz duymak istediğin cevap mı?buna emin misin?
Sen bir hiçliğin içinde kayboladururken
Ve bu memnun oluş ne biçim bir serseriliğe kurban etmektedir ki seni bilinmez
Ki o ses hiç duyulmayacak ve o kapı hiç çalınmayacaktır ,bu muhakkak
Bu nasıl bir kandırmaktır kendini ,sakince üstelik
Ve nasıl bir aptallığına yanmak arası ,hala bir beklemek molasıdır kahrolası
Ki o ses hiç duyulmayacak ve o kapı hiç çalmayacaktır
Ama içten içe bir gizli tutku nifak çalmaktadır dimağa
Bunca bilip de bir filmin sonunu
O nasıl bir merakla seyreyleyiştir ki, aman dostlar duymasın
Bunca şüphe edip de olup bitenden
Bu nasıl bir emin oluştur ki kendini bekleyenden
sıkı sıkıya istemek ve bir o kadar korkmak ne demektir başına gelenden
hem yavrusu olmak ümidin ,hem de an be an kesilmek onun sütünden
korkunç bir kabusun abonesi olmak bu
kurtulmak için biraz geç kalmak kendi ayağına kendi doladığın prangadan
ve üstelik de o ses hiç duyulmayacak ve o kapı hiç çalmayacakken
acı olmadığını bilmek tutkunun neye delalet?
“neyse ki”ile başlayacak bir cümleyi üretecek küçük teselliler yaratabilmek
bu mudur güçlü olmak,kararlar verebilmek
daha da önemlisi bu “bi havalarda olma”nın arkasında durabilmek
her saniye biraz daha düşmek zamandan
ve her saniye biraz daha geçmiş olmak
ama yine de hafiften de olsa beklemek
hem de alttan alttan yenilgiyi hissederek
ve fakat gene de sevmek hayatı,kendini,ve savrulmayı
hem o sesten ümidi keserek,hem de o kapının hiç çalmayacağını bilerek...