Keder sayfalarını hangi çığlıgında nasip eyledin bana,
Kent kayıplarından hangisinde yakışıklı şiirler yazıldı yılmaz erdoğanın kaleminden,
Ve ben hangi,onurlu yaşam mücadelesinde sana sevdalar büyüttüm,
Yokluğunun terbiyesinde,hangi hazan bağışladı yaprak sarısı hüzünlerini bana

Gözlerinin hayatıma kattığı,siyah rengi ne zaman kaderime giydirdin,
beklemeden,kapıyı çarptığın gün,hangi mezarlıkta,bıraktın yüreğindeki beni,
ben sensiz,bir dakikayı bile,kovarken düşlerimden,bana nasıl sensizliğin ömrünü nasıl sevdirdin.kızıl güneşin,gölgesinde sevdiğim sen,hangi kış gecesine sattı beni.

Şimdi zor gelen; yokluğuna biriken cümlelerımı azat etmek,ve işkence gibi,buna kendımı inandırmak,saçmalık mı bu,şaka mı buyani cidden sen yokmusun artık
Yani ben şimdi sana duyduğum aşkın,sınıfında mı kaldım,bu nasıl bir boyun ağrısıdır
Bu nasıl bir yürek sancısı,yani ben şimdi hep yokluğunumu yazacağım,ben lal şair
Artık aşkı nasıl anlatacağım,sevdayı nasıl dökeceğim kalemime,ahmet selçuk ilkanı,
Kim ayrılıkların şairi yaptı,bilirim senin gibi biridir oda,peki kim dert oldu Hayaloğlunun,içine bilirim oda senın gibi biridir,ne desem boş bilirim.

Kalemim şaşkın artık,ve yazdıklarım inançsız,hayatımın her saniyesinde,devriliyorum
Kara trenlerde,ne kazalardan geçiyorum,rayların arasında,eziliyorum....
İşkencenin kızlık soyadı,alnıma yazıldı ve senın yokluğunun tadı genzımde kaldı.
Sağımda yoksun solumda yoksun.cemali noktayı koysun.

Şimdi hayallerdesin,Şimdi Uzaklardasın.

16.06.2011