11
Yorum
23
Beğeni
0,0
Puan
1633
Okunma

...
ismin esniyor dudağımda, sen gitmek istedikçe
bakma sen
umarsız duruşuma
oysa saçları acıyor gözyaşlarımın
uzadıkça gözlerine
bu kaçıncı intikam
kaçıncı veda öpücüğü, kalbinde duygu taşımayan
savrulurken kaşlarından yıldırımlar bin parça
yüzümde barut yüklü gemiler
ateş topu gibi sevişiyoruz uzaktan ve hiç konuşmadan
kopmaya meyilli incecik köprü bakışlarımız
ve ağzı kırmızı bir deniz ayrılığın
sarıl sımsıkı bana düşürme
bilirsin kimsesizdir bu kentin elleri
çekip gidemem korkarım
uzaklaştıkça ıslığın,
düşer ardıma, pusulasızlığım
gidersen
nefrete çalar sarı boyalı evlerin kapıları
kalp okuyamaz dalgınlığım
üzerime yıkılır suretsiz duvarlar
yırtık resimler gibi acır avuç içlerim, uzanmak istedikçe yüzünün çitlerine
kıyısı sen tutamayan bir yara acılarım
bozsan sessizliğini
delirmiş bir cümlenin girdabında
belki kan bulacak, kendinden vazgeçmiş bileklerim
sevgilim
sarıp sarmalayıp ömrümü ilgisiz bir battaniyeye
kentin avlusuna terk etme beni
bilirim;
şefkat kokmaz hiç kimsenin elleri sen gibi...
de_soulmate