ŞU EGE’NİN İNCİSİ

Sorunda size anlatayım, şu Ege’nin incisini
Bağını, bahçesini, dağını, mavi denizini
Gökkuşağını, gözlerini kamaştıran yıldızlı gecelerini
Çeşme’si, Urla’sı, Foça’sı, Özdere’sini.


Konak’mı, Alsancak’mı, Karşıyaka’mı
Her beldesi bir cennettir, nasıl anlatayım ki
Sığacık’ta yat limanı, ya o’ balıkçı meyhaheleri
Mehtapla denizin seviştiği o’ aşk sahneleri.
Düşlerim hep bu şehri, birden İzmir olur yüreğim.


Dolaştım tüm dünya’yı görmedim senin gibisini
En çok New York’ta, seni özledim İzmir
Mandalina, portakal, narenciye bahçelerini
Kemer altında cıvıl cıvıl akan kalabalığını
Ahmetbeyli, Gaziemir, Gümüldür minibüs duraklarını.


Bir başkadır güneşin doğuşu, şu Menemen dağlarında
Yemişi, üzümü, ayvası, narı rengarenk olmuş, şu Doğaköy bağlarında
Çipurası, mercanı, levreğı birbirine karışmış balıkçı ağlarında
Dedim ya bir başkadır güneşin doğuşu, Ege semalarında
Bir sıcaklık ayaklanıyor göğsümde, seni özledikçe.



Mavi göklerde orkestra kurmuş, afacan martılar
Kordonboyu, Güzelyalı’da el ele, dolaşan sevgililer
Tanrı’dan ne kadar da şanslılar şu Ege’liler
Bana da bu cennetlerinden bir dilber verdiler
Gel dostum, gel, sen de katıl dediler
Gönüllerine en sonunda, Ege’li şair Nuri’yi de yazdılar.


Nuri Dağdelen
Özdere-İzmir
30/1/2012
Saat.21.33