ilki gıcır gıcırdı bedenim
meşin yatağımda aylarca sakin
deniz bulantısında hele, dalgalı
kıpır kıpır içimin sessizliğinde
ötesi olmayan, uzağı en diyar
kölesi ,gönüllü kurbanları olan
beni bu vatanın havaları mahvetti
bu denizin tuzu,ağacın kabuğu
çimenin dört sıra yeşili
bambaşka sevmeleri hem
töreleri ,gelmeleri boyuna
başıma kakmadan yedirmeleri
içirmeleri ne varsa

uzak okyanuslardan aşıp
kendimce şakalaşıp,oynaşıp
bilmediğim toprakların kaderine çivi
yüreğine mermi olmaya sebebim
ilki gıcır gıcırdı bedenim
meşin yatağımda aylarca sakin
hep anımı bekledim tetikte
tek bir atımlık gitsemde öteye
sıyırsamda,bütün hıncımla değip
düştüğüm an vuruldum ben bile
kana,kırmızıya doydum boyumca
kaç postal tepelendim,başımı
kaldıramadım mavisine ğöğün
düştüğüm an vuruldum ben bile


şimdi oturmuş diğer arkadaşlarla
eski günlerden halleşiriz
biraz pasımız var elbet
biraz eziğimiz, sitemimiz
ama iyiyiz bu toprağın kokusunda
iyi davranılıyor bedenimize
demirden de olsak emanetimize
bir köşede bekleşiriz
arada gösteriliyoruz çocuklara ibret
işte bu ingiliz,bu fransız
bu da ta avustralya çekirdeği
ama iyiyiz bu toprağın buğusunda
sol omuzunu sıyırdığım mehmetin
kırmızısında günah çıkartıyorum
ben de herkes kadar suçluyum
bir o kadar yalnız başıma dik
belki beni eşeleyip çıkaran yerden
gömüldüğüm paslı kaderimden
yine bu vatanın yaşattığı özlem olsa
gerisi yanmış barut kokusunda kalan
ilki gıcır gıcırdı bedenim