24
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1470
Okunma
bir ayağım masalda diğeri ucunda dağın
bir adım daha atsam,aşağısı uçurum
ayağımın altından taşlar yuvarlanıyor
bir zeytin ağacı kökleriyle,inadına tutunuyor toprağa
bir yanda güvercin ölüleri aşağıda
dumanlar tütüyor bir yerde, yukarılara
masalımın ucu ateşleniyor,evlere düşen cıngıyla
daha odunlar atıyor cehennem zebanileri
on iki değil,on iki bini göze almışlar sanki
geri çekiliyor Samsun’a çıkan Atatürk,yapılmıyor kongreler
kırılıyor düşlerimin ayağı,çoğalıyor kara leke yeniden
atılıyor düşlerimin üstüne
gökyüzünün güvencesi altında
nasıl gelme deriz ki geliyor bahar
kırmızı başlıklı kızın gözü,kapı penceresinde
artık yüzünü saklamıyor kurt
artık şehit olunmuyor yurt için
bize kurulmuyor şehir
yanıyoruz çadırlarda
iktidarsızız
bir düş görmek istiyorum,kolları mavi,gülüşü yeşil
bir ırmağa birlikte dalmak,arınmak birlikte
balıklar kaynayan denize akmak sönen yangılardan
tutunmak istiyorum sonsuz sulara
içimden durmadan akan düşlerle
ve sarmak bütün kıyılarını
barış sabahlarının
ayağı tekmleleniyor barışın,sürekli doğuda kaynatılıyor kazan
kirli çizmeleriyle itekliyorlar güneşi
batıdan doğsun diye
elleri buhran,elleri kan
güneş ısısıyla yakacak petrolü
depremi dışarıdan yaratılan toprağa
ve utangaç kız gibi yüzü kızaran
gülümsemesi sürekli peçelenen toprağa
ellerde kalmayacak benim yavrum !
17. 3. 2012 / Nazik Gülünay
5.0
100% (22)