Şiirin kısası, uzunu konu bile olmamalı. Ama oluyor. Kişisel tercihlere diyebileceğim hiç bir şey yok. Ama genel yaklaşım buna dönüştü mü, itiraz etmek istiyorum. Defter sakinlerinin çoğu destan gibi olmadıkça ben şiire şiir demem diyebilirler ama Defter yönetimi Ben bundan hoşlanmıyorum un ötesine geçebilmeli.

Buradaki şiirlerin hepsi benim Canan Hanımla yaptığım bir sohbetin ürünleri. Martı resimleri çektiğini ve bir de şiir yazmak istediğini belirtince Ben de martı şiiri ne olabilir diyerekten çeşitlemelere giriştim. Ciddi bir şeyler çıkacağını düşünmedim ama Canan Hanım biz konuşurken yazdıklarımı yayınlamam konusunda beni cesaretlendirdi. Sabırsızlığın ürünü olarak da hepsini birden yayınladım; yoksa teker teker geleceklerdi.

Umursamaz martının uçarken kulağına takılanlar bence gayet güzel bir öykü konusu olur (Benzerleri de var diye hatırlıyorum). Bu güzel yorum için teşekkür ederim. Saygılarımla.

NOT: Fotoğrafın martı gözüyle yansıtılmadığını biliyorum. Ben martıların yerden gelen sesleri duyduğunu düşünerek böyle bir yorum yaptım. Öyle düşünmek istedim yani. Umursamaz bir martının uçarken kulağına takılanlar da diyebiliriz.