3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1037
Okunma

Bir suret sana benzer
Guruba karşı bir akşamüzeri
Neonların altında bağdaş kurmuş bir siluet olursun
Gözleri bal renginden daha koyuca;
Köpüğünden ayrılmış bir kahve yetimliğiyle bakar
Bahar dalı gibi narin bir delikanlı uzakta.
Ellerini ararım belki tan yeri ağarmadan
Üşür parmak uçlarım başıboşluğuyla
Onun da elleri sıcak mıdır?
Ölmeden;
Cennetle cehennemi kıyaslamak gibi
Tutmadım ki hiç ellerini.
Bilmem bir yabancının da tahminimde:
Sen kadar sıcak mıdır teni?
Bir suret sana benzer
En çıplak ayrılıklardan sonra
Bir şarkıda bir kadın;
Bir gece hiç tanımadığı erkeğe
Usulca sokulup”Merhaba” der
Viran kalbini avutmak için
Sen diye…
Bir suret sana benzer
Bütün hatıralardan demet demet
Kalp ağrılarıma birer tebessümlük
Naçizane bir hediye.
Antik sevdamın surlarına diker yine kalbin
Sancağını
Kalbim bomboş gözlerin çoktan aldı alacağını.
Bir suret beni terk eder
Senden emanet adımlarındaki
Ardına bakmaz gidişleri.
Duman altı eder ucuz kömürlü bacalar
Gönlüm gibi çarpık yapılanmış kentleri
Her öykünün bir kuralı vardır ya hani:
Kalbimde de kendine hasdır rengi tükenişlerin
Bilirim ki
Bir ölünün ardından kötü konuşulmaz
Bir de bitmişlerin.
5.0
100% (3)