15
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1418
Okunma
Tarif Etmez
Dertleşek diyorsun dertli kardeşim
Bu benim derdimi dil tarif etmez
Ben doğdum doğalı akar gözyaşım
Bunu ırmak nehir sel tarif etmez
Düşündükçe çöker gam üstüne gam
Gam çöktükçe içtim dem üstüne dem
Her baktıkça yardan aldığım ilham
Onu arı çiçek bal tarif etmez
Yanar şu bağrımda bu aşkın közü
İşte böyle yakar pişirir bizi
O kadar güzel ki cananın yüzü
Onu lale sümbül gül tarif etmez
Her aşık severek eylemiş methi
Çile çektirmeden etmez ülfeti
Şekile sığarsa hüsnü sıfatı
Hüdai’den başka kul tarif etmez
Aşık Hüdai
1940-2001. Göksun’un Yoğunoluk köyünde doğdu. Asıl adı Sabri Orak’tır. 10 yaşında babasını yitirdikten sonra ailesiyle birlikte Kadirli’ye göçtü. Okula gitme olanağı bulamadığından okuma yazmayı askerde öğrendi.
Şiire 11 yaşında başladı. Özellikle ilk yıllarda doğaçlama olarak şiir söyledi. Zamanla yöredeki öteki aşıkların yanında kendini geliştirdi. Kendi anlatımıyla, okuma yazma öğrendikten sonra eline geçen birçok halk hikayesini okuyarak şiir ve aşıklık konusundaki bilgisini artırdı ve pekiştirdi.
Konya Aşıklar Bayramına katıldı ve 1968 yılında şiir dalında birincilik aldı. Sonraki yıllarda katıldığı yarışma ve şenliklerde de değişik dallarda birçok ödül aldı.
Aşık Hüdai’nin kendi iç dünyasından tasavvufa dek çok değişik konuları işleyen şiirleri çeşitli sanatçılar tarafından bestelendi.
Hüdai’nin şiirlerini topladığı, »Gönül Diyarından Deyişler« (1971) ve »Yaralar Beni« (1977) adlı kitapları bulunmaktadır.
Ankara’da öldü ve orada toprağa verildi.
KAYNAK:© BeKa Sitesi
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-347-)(
Herkes kendi derdin dağ gibi görür
Şu benim derdimi gül tarif etmez
Gide gele usanmışım gurbetten
Şu benim derdimi yol tarif etmez
Önce vatan diyen erlerdenim ben
Şehidin, geldiği yerlerdenim ben
Sancakla yol alan serlerdenim ben
Bayrak’ta beyazla al tarif etmez
Bu öyle sevda ki yaşanır herdem
Biliriz eyvallah yol ile yordam
Maya, hamurumuz,doğruluk erdem
Bu yüzden ahvali dil tarif etmez
Şu benim yerimde kimse olamaz
Böyle sık dokuyup ince elemez
Gönülden geçeni kimse bilemez
Anlatırlar amma kul tarif etmez
Anla artık canan bekletme n’olur
Nasıl acı çektiğini kim bilir
Her gece gözlerin karşıma gelir
Arının yaptığı bal tarif etmez
Her gün hasretime hasret eklerken
Acılar saplanıp kalbim teklerken
Pencere dibinde yolun beklerken
Gözümden inen şu sel tarif etmez
Lüzumsuz dertlere artık alıştın
Vuslat için kendin ile yarıştın
Özlemlerle bu günlere eriştin
Mızrabın vurduğu tel tarif etmez
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
100% (17)