24
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
2670
Okunma

Dokunmayın, bu akşam
Ağrılı bir baş ile
Vicdanı ölmüş insanlığı taziyeden geliyorum
Bıçak açmıyorsa ağzımı
Sızlayan azı dişimle
Kovulduğum dokuzuncu köyde
Hasbihal ettiğim acılı bir yüreğin harından
Sözün bittiği yerden geliyorum.................................Süreyya
harflerin rengi solmuş
kelimeler divane
bir masal söylendi dilsiz analardan
bulut kararmış, gök ağlar
sırtımda çalıntı yıldızlar
ömrün biçildiği yerden geliyorum..................................Frezya
Sükûtu giyip üzerime dalıyorum hüzün kokulu şehirlerime
Eylül b/akışlı umutlar adımlarken sokaklarımı
Hangi yöne baksam kargaşa
Dağlarken dudaklarımı efkarım
İçimde son nefesimi verdiğim yerden geliyorum…............perimasalı
siz durun şöyle
suskun yüreğimden geliyorum
nicedir yoklayamadığım hayallerimin öldüğü yerden
annesizliğimin üstümü örtemediği
bir diyar ki her gün yok olup
her gün dirildiğim
elimde vicdanım
insana ağladığım
o karanlık
o soğuk
o izbe yerlerin bağrından
bir değil, beş değil, milyon kez öldüğüm
yalan dünyanın kucağından geliyorum................................Kalimera
Acı-tatlı olayların yaşandığı
Biraz sitem ve gözyaşının aktığı
Hırçın dalgaların denizi dövdüğü
Aşıklar kenti’ Efe’ler diyarından
İnsanı yedi kralla barışık şakacı
Güleryüzlü kavgacı asi özgür
Aşıklar kentinden merhaba
Bir yığın deli yüreklinin yaşadığı yerden geliyorum..............Deniz_ Derya
Dostlar meclisine geldik
Kapıyı çaldık edeple
Hu dedik bir kahve varmı
Yüreğimizi yollara serdik
Yağan sevgi yağmurumu
Gök beyaza döndü karmı
Egeden bir bir şahin havalansa
Acaba dostlar meclise kabul eder mi..................................şiir/sel
Yüreğim kadar keşke olsaydı yerim
Daha anlı şanlı olurdu kelimelerim
Kayıp bir diyarın ayıp yolcusuyum ben
Dönmedim daha çıktığım seferden
Sanmayın etmedim tenezzül
Biliyorum bekletmek bir zül
Ben dinlerken uzak diyarların sesini
Herkes açıyor zehir kesesini
Aranmayın bıraktığınız yerden
Saklandığım siperden geliyorum....................................Hayrettin Yazıcı
yerde miyim
gökte mi
ayaklarım basmıyor sanki
bildiğim bir şey var ki
izini sürdüğümün yanından geliyorum
bir ölüm
bir de kalım
koca bir savaşın ortasından
kendimi arıyorum
hiçliğimle Ya Rabb bir sana
senden geldim yine sana geliyorum..................................................Kalimera
Çok yalın belki dilim,
bunu tecrübesizliğime verin,
binbir renk ve kokulu,
sevginin sel olduğu,
düşmanlığın unutulduğu,
minicik yüreklerin bulunduğu,
kocaman dünyamdan geliyorum............................Müjgan Berberoğlu
Gün pare pare avuçlarımda
Avareyim İstanbul sokaklarında
Orhan Veli’nin oturup bir türkü tutturduğu taşlarda
Kurduğu düşlerden
Rütbesiz payesiz hayatla girdiğim
Yorgun bir seferden geliyorum.................................wieniawski
Paylaşmanın güzelliğini
Yürek yüreğe yaslayabilmenin emniyetini
Satırlarla el ele vermiş gönüllerin en samimi
Seslerinin yankılandığı yerden geliyorum
Süreyya buyur etmiş açmış gönlünün kapılarını
İnsanlığa her ne kadar sitem etse de;
İnsanlığın menbaından,
Dostluğun başa taç olduğu diyardan
Şiirin ihya olduğu yerden
Süreyya’nın şiirinin geliyorum ...................................Esmize
nerde kaldı, o yüreklerin özlemi
herşey, karanlıklarda şimdi
ne sevgiler gördüm, eli kanlı bıcaklı
biçre gönüllerin, eli böğründe bugün
her şey de, bir sesizlik içinde
kötü dumanları tüter, ovaların
bağrına dost hançeri saplı yollardan geliyorum.................Azap
Yerdeyim oy yerdeyim
Ne gökte ne yerdeyim
Yâr isen tenhada sev
El yanında yer deyim...............................................Buruk Veda
Yıllardır evim bildim yar yüreğini
Ne Agora kaldı,ne Agop’un yeri ?!
Hep kadehler dolusu içtim o meçhul güzeli !
Öyle bir ben oluştu ki derken ben de,benden içeri,
Kendim bile çözemez oldum kendimi ?
İçimde yaşıyor vefasız hala bir kiracı gibi !…
Ben dahil o kimsenin tanıyamayacağı biri ?!...
Fark etmedi hiç bir zaman yanındayken beni,
Bu yüzden yeğledim alıp başımı gitmeyi
Ve son çare ölüme bir bilet kestiriyorum
Benden önce giden dostlara da şöyle sesleniyorum ;
Bekleyin beni “Garipler mezarlığın da”
Sizleri ölüm nikahıma davete geliyorum ?!!..........................Onatça
Aydınlığa yol bularak
Mutluluğa açıp kucak
Coşkun akan sular gibi
Kalp de sevgin, yalın ayak
Koşa koşa geliyorum..................................................Gülsüm GÜLMEZ
Ne kalem ne sayfa kalmış
Kelimeler parça parça
Mazlum rüyalara zalim aha dalmış
yıkık dökük köyden geliyorum..............................................Salih Sefer
gece yalnız bir kadın, söylüyor türküsünü
öfke bir şarjör sesi
bir deklanşör ucunda yakıyor tütsüsünü
dokunma
uyanırsam rüyam gerçek olacak
ümide hasret gönlüm zemheride donacak
ya da
sevgiyle dokun üşümüş ellerime
tertemiz bir dünyadan müjdeli haberler ver
uyanayım uykudan
sesleneyim herkese:
/bir kaos ikliminin içinden geliyorum
bir cinnet sonrasında cennete geliyorum...................................Hilâl Erboyacı
Bir ses duydum derinden
Süreyya ŞİŞMANLAR ın dilinden
Açıksa dost meclisinizin kapısı?
Derviş derğahı,Mevlana diyarı
Acısını bal eylediğim
Tuz gölünden geliyorum......................................................Kul düşünce
Gecelerden
İçimin tenhalarından gizlice
Usul usul dört nala
Yüreğimde çocuk saflığıyla
Tüm gitmelerden geliyorum.... ...........................................Murat Ballı
5.0
100% (24)